Bunu Konya maçından bağımsız yazıyorum. Aylar önce Dinamo Zagreb’e yenilen, o günden bu yana ligde ve Avrupa’da yenilgi yüzü görmeyen Fenerbahçe’nin sanıyorum özellikle kendi taraftarı tarafından onurlandırılması gerekir. Kolay değil iki kulvarda bu şekilde devam edebilmek. Ve bunlara Türkiye’de oynadığı üç derbi maçı da dahil. Ama tabii Fenerbahçe’nin bu ülkede kendini beğendirmesi o kadar zor ki. Taş atıp kuşu vursa kuşta suç bulurlar. Ama en azından bu köşede bu takımın hakkını verelim. Gelelim Konya maçına... Tedesco’nun ilk yarıda sahaya çıkardığı kadro daha maçın başından itibaren bu maçın bol gollü geçeceğinin işaretiydi. Orta alanı sadece Fred ve Alvarez’e bırakan Fenerbahçe ma aile ilk dakikadan itibaren gol aramaya başladı. Aslında dünkü maça baktığınız zaman Fenerbahçe on birinin hırslı, mücadeleci ve pes etmeyen futbol anlayışı vardı.. Sanki üç gün önce Avrupa’nın kuzeyine gidip ağır bir maç oynayıp, kazanıp yorgun bir şekilde geri dönen takım onlar değildi. İlk yarıya Talisca’nın müthiş oyunu, kanatlarda Brown ile Mert’in sürekli bindirmesi, orta alanda Alvarez ile Fred’in topa sert ve baskıcı futbolu, savunmanın dikkati, Asensio ile Kerem’in yıpratıcılığı maça damga vurdu. Penaltıdan sonra ise goller arka arkaya geldi. Ve kaleci Bahadır olmasa daha farklı skorda gelebilirdi. Ama tabi bu baskıya ve kaliteli oyuncuların maça ağırlığını koyması karşısında Konya’nın yapacak hiçbir şeyi yoktu. 2. yarının 45 dakikası Fenerbahçe’nin idare etmesi ile geçti. Rakibinin oynamasına izin verdi ve sadece kontra aradı. Kendini de artık çok fazla yormadı. Rakibini hemen hemen hiç ceza alanına sokmadı. Konuk takım sadece ceza alanı dışından çektiği şutlarla etkili olmaya çalıştı. O şutlarda da Ederson’un kalede sağlam duruşu ile gole geçit vermedi. Tabii bu yarıda Asensio’nun etkili oyunu ve attığı güzel golü de unutmayalım. İlk yarıdaki kusursuz futbolu ile fişi çeken Fenerbahçe’nin son iki maçtaki yükselişi sürüyor. İki maçta rakip filelere sekiz gol atmayı başaran Fenerbahçe kalesinde sıfır gol görmesi de ayrı bir pozitif yanı. Bu iki maçta Talisca’nın üstlendiği sorumluluk ve attığı kritik goller de çok önemliydi. Bu futbolcunun gizli güçlerinin tekrar ortaya çıkması Fenerbahçe için çok önemli. Arabistan durgunluğunu artık üstünden atan Talisca Beşiktaş zamanındaki o değeri bize göstermeye başladı.