Ramazân-ı Şerîf, sadece oruç tutulan bir zaman dilimi değil; kalbin, aklın ve hayatın yeniden inşâ edildiği müstesnâ bir diriliş mevsimidir. Bu mübârek ay, bir mü’minin bütün senesine yayılması gereken mânevî bir iklim sunar.