Sadettin Saran’ın savcılık ifadesi: Bana organik sakinleştiriciler verildi, ele geçirilenler adaçayı kalıntıları

Eski Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy'un da tutuklandığı uyuşturucu soruşturması kapsamında "uyuşturucu madde temin etmek " ve "uyuşturucu madde kullanılmasına imkân sağlamak" iddialarıyla şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrılan Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Sadettin Saran, İtalya'dan Türkiye'ye dönerek, Çağlayan Adliyesi'nde ifade verdi. İfade işlemleri yaklaşık iki buçuk saat sürdü. Saran, kan ve saç örneği vermesi için Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi. İşlemlerinin ardından yeniden savcılığa çıkarılan Saran, yurt dışına çıkış yasağı ile serbest bırakıldı. Saran'ın savcılığa verdiği ifadenin detayları ortaya çıktı. T24 'ten Can Öztürk 'ün haberine göre, Saran'a soruşturma kapsamında tutuklanan Ela Rümeysa Cebeci ile görüşmeleri soruldu Dosyaya giren tanık ifadelerine göre, Ela Rümeysa Cebeci’nin “ Müthiş bir şeymiş o bahçeden topla getir bana bir dahakine ” mesajı da Saran’a soruldu; Sadettin Saran cevaben, “ İzlediğimiz bir filmdeki repliklerden kaynaklı kendi aramızda metafor şeklinde geliştirdiğimiz bir espiridir. Benim kesinlikle böyle bir şeyle alakam olmaz ” ifadelerini kullandı. 'Pek çok kişi tarafından bana organik sakinleştiriler verildi, içerisinde uyuşturucu etken maddesi olduğunu düşünmüyorum' Daha önceden organik sakinleştiricileri tükettiğini söyleyen Saran, bunların içerisinde uyuşturucu madde olmadığını düşündüğünü söyledi. Saran ifadesinde şöyle konuştu: “ Ela Rümeysa Cebeci ile 3 yıl önce bana mesaj atınca tanıştım. Kendisiyle hiç uyuşturucu madde kullanmadım. Fenerbahçe Başkanlık seçimlerinde iftiraya uğradığım için pek çok kişi tarafından bana organik sakinleştiriler verildi. Ben de bunları kullandım bunların içerisinde uyuşturucu etken maddesi olduğunu düşünmüyorum ” 'Tekdağ’ın kötü kalpli ve tehlikeli bir insan olduğunu bildiğim için onu uyardım' Cebeci’ye neden dikkat etmesi gerektiğini yazdığı sorulan Saran, şöyle yanıt verdi: “ Esra hanımı gönderdiler. 3 gün önceki Esra Hanım çok uzun yıllardır Diğdem Ciner’in sağ koluydu. Show'un başındaydı. İnsanları, spikerleri falan çıkarma değil kafaları koparıyorlar. Bakalım neler olacak bitecek, bekleyip göreceğiz ama bir tasarım var. Lütfen sen de Kenan Beyle aranı düzelt bak bu benim için çok önemli bir şey, çok mutlu olurum bunu yaparsan." şeklindeki mesajda ise ben Kenan Tekdağ’ın kötü kalpli ve tehlikeli bir insan olduğunu bildiğim için Ela Rumeysa TV100 kanalından Show TV'ye geçerken kendisini uyardım. Kenan'ın kötü kalpli, tehlikeli ve karanlık ilişkileri olduğunu söyledim. Ondan dolayı Kenan Tekdağ ile mesajlar atmış olabilir. ” 'Assos’taki evimde hizmetçi, sinekleri uzaklaştırmak için lavanta yaprakları yakmış' Saran’ın Assos’taki evinde yapılan aramada ön raporda tespit edilen maddelerin uyuşturucu testinin pozitif çıkması da kendisine soruldu. Saran şöyle yanıt verdi: “ İstanbul’daki evimde misafir odası olarak kullanılan odada cam kutu şeklinde kapağında GoStak yazılı kavanoz şeklindeki madde uyuşturucu madde kalıntısı değildir. Cam kavanozun içerisinde kızımın muhtelif ilaçları vardı. Büyük ihtimal camdaki kalıntılar bu ilaçların tozlarıdır. Zaten inceleme sonucunda anlaşılacaktır. Assos’taki evimde yapılan aramada çıkan maddelere ilişkin olarak; o evde çalışan hizmetliyi aradım. Bunlar ne diye sordum. Assos’taki evimde tahmini 20 gün önce kadın basketbol takımını ağırlamıştım. Bahçeye çok fazla sinek gelmişti. Bu sinekleri uzaklaştırmak için lavanta veya türevi şeklinde yaprakları evde çalışan hizmetli yaktığını söylemişti. Daha sonra mangal yaptıktan sonra da arılar geldi. Anıları uzaklaştırmak için yine evde çalışan hizmetli kahve yakmış. Ele geçen maddeler de kahve, lavanta ve adaçayı yakılması sonucu kalıntılardır. Maddeler üzerinde yapılan ilk testte maddelerin uyuşturucu madde olduğuna dair sonuç çıkması sorusuna ilişkin savunmam ise; bu maddenin ilk testi pozitif çıkmış olabilir. Ancak kriminal sonucunun beklenmesini talep ederiz. Biz Assos’taki villada çok fazla misafir ağırlarız. Büyük davetler veririz. Davetlere yüzün üzerinde insan katılır. Hatta en son 21 Ağustos'ta kızımın düğününde 400 kişiden fazla insan vardı. Zaten bulunduğu yerler evin içerisi değildir. Bahçede bulunmuştur. Bu davetlerin birinde ya da benim olmadığım bir zamanda bir başkası tarafından kullanılıp atılmışsa bilgim yoktur. Çıkan maddeler üzerinde parmak izi incelemesi yapılmasını talep ederiz. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. ”