Z Kuşağı ters köşe yapıyor

Z Kuşağı’nı tanıyor musunuz, tanıyor muyuz? Bu konuda mutlaka herkesin bir fikri vardır, ancak bu fikirler parçalı yorumlardan oluşuyor ve bütünü yansıtmıyor. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sosyal ve Beşerî Bilimler Fakültesi Medya ve İletişim Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burcu Öksüz, işte tam bu noktadan yola çıktı. Ülkenin 7 bölgesinde ve 14 şehirde Z Kuşağı gençlerle buluştu, onlarla uzun uzun görüşmeler yaptı, çeşitli sorular sordu. Bu sorgulama ve araştırma tam 2 yıl sürdü, 24 bin 500 kilometre yol katetti. ★★★ Peki, bu zahmetlere giren Burcu hocanın amacı neydi, neyi kanıtlamak ya da bilmek istiyordu? Bilmek istedikleri şunlardı: ★★★ 1- Siyasi mesajlar Z Kuşağı üzerinde ne kadar etki yaratıyordu? 2- Gençlerin beklentileri nelerdi? 3- Siyaset ilgi alanları içinde miydi? 4- Duyguları ve değerleri nasıldı? ★★★ Prof. Dr. Burcu Öksüz’ün başlattığı Türkiye’deki en kapsamlı Z Kuşağı araştırma projelerinden biri olan “Siyasi Mesajların Z Kuşağı Üzerindeki Etkilerinin Değerlendirilmesi: Beklentiler, Duygular ve Değerler Üzerine Bir Araştırma” başlıklı proje, TÜBİTAK tarafından da özel olarak desteklendi. Proje tamamlandıktan sonra ise, üniversitede “Siyasal İletişim ve Gençler” başlıklı çalıştay düzenlendi ve elde edilen sonuçlar değerlendirildi. ★★★ Lafı eğip bükmeden sonucu hemen söyleyeyim. Gençlerimiz bizim düşündüğümüzün aksine siyasetin tam merkezindeler, politikayla çok ilgililer ve ciddi siyasi görüşlere sahipler. Araştırma ekipleri, bu kuşağın belli açılardan ortak özellikleri olduğunu ama kuşak aralığının daraldığını gördüler. Bizim tahmin ettiğimiz konularda birleşmediklerini, fakat pek çok hususta aslında bakış açılarının benzer ya da aynı olduğunu fark ettiler. Hem de bu farklılığın, ideolojik kamplar oluşmadan ortaya çıktığını saptadılar. ★★★ Farklı çerçevelere konumlanıyor olsalar da, belli konulara bakış açılarının aynı ya da yakın olduklarını tespit ettiler. En önemlisi ise, siyasete uzak oldukları yönündeki yargıların da doğru olmadığını anladılar. Gençlerimiz siyasetle yakından ilgilendiklerini, hepsinin de ülkenin geleceğine ilişkin kaygılar taşıdıklarına şahit oldular. ★★★ Araştırmada, Z Kuşağı’nın farklı bir özelliği daha öne çıktı. Kendilerini belli başlı kalıpların içerisine hapsetmiyorlar ve her biri bir diğerini rahatlıkla dinleyebiliyordu. Kendi geleceklerine ve ülkenin yarınlarına ilişkin ciddi dertleri bulunuyordu, bunu kendilerince çözmeye yönelik fikirleri de değerliydi. ★★★ Bu tür araştırmalardan ülkeyi yönetenlerin ve hepimizin bazı sonuçlar çıkarması gerekiyor. Mesela, projeyi hazırlayanlar ve yorumlayan akademisyenler, pek çok kritik kavşakta gençlerin apolitize olmadıklarını deneyimlemiş bir toplum olarak, gençlere yönelik dili oluşturmak mecburiyetinde olduğumuzu söylüyorlar. Bu görüşe aynen katılıyorum. Her ne kadar genç nüfusa yönelik nicel azalma ve nitel kaygılar öne çıkıyor olsa da, ülkemiz için gençler en büyük hazinemizdir. Bizim en büyük beşerî sermayemiz ve gelecek vizyonumuzun en önemli bileşenleri de yine onlardır. Hatta, araştırma sayesinde bu vizyonu, bizden daha da ileriye taşıyacak motivasyona sahip olduklarını akademisyenler bizzat gördüklerini belirtiyorlar. O yüzden, Prof. Dr. Öksüz’un araştırmasının ayrıntılı sonuçları açıklandığında, önümüze ülke siyasetine yön verebilecek neticeler geleceğine de inanıyorum.