Tek taraflı maç

Ligin ilk yarısının son maçında kendi sahasında Kasımpaşa ile karşılaşan Galatasaray; sekiz eksikle çıktığı mücadeleyi 3-0 gibi farklı bir skorla kazanırken rakibi karşısında sadece skor olarak değil, oyun olarak da ağır bir üstünlük kurdu. Öyle ki; maçı adeta şut çekmeden tamamlayan Kasımpaşa karşısında topla oynamada %28’e karşılık %72 gibi bir orana ulaşan sarı- kırmızılılar, rakip ceza sahasında topla buluşmada da 52’ye 4 gibi çok büyük bir farka imza attılar. Buna rağmen karşılaşmanın uzun süre 1-0 gitmesi, konuk takımı oyunda tuttu. Nitekim Kasımpaşa, son bölüme doğru yaptığı değişikliklerle etkili olmaya çalıştı ancak Sara’nın 82’deki golü, bir anlamda maçı da bitirdi. Ardından gelen Icardi’nin golü hem galibiyeti perçinledi hem de müsabakanın tarihe geçmesini sağladı. Kelimenin tam anlamıyla tek taraflı geçen maçın tamamında oyuna hâkim olan Galatasaray’ın, skor olarak 10. dakikadan 82. dakikaya kadar 1-0'da kalmasının temel nedenleri gol bölgesindeki yanlış tercihler, acele ve kimi zaman da Kasımpaşa kalecisi Gianniotis’in yaptığı kurtarışlardı. Performans açısından bakarsak herkes görevini en iyi şekilde yaptı sarı- kırmızılılarda. Elbette daha çok öne çıkan isimler Leroy Sane, Barış Alper Yılmaz ve Yunus Akgün oldu. Sane artık her maç yıldız olduğunu gösteriyor. Barış Alper Yılmaz, kötü günleri atlattı ve bildiğimiz performansına geri döndü. Kasımpaşa karşısında da iki asiste imza attı ama özellikle ilk goldeki asisti müthişti. Kendi sahasından aldığı topla yaptığı dripling, iki rakibini eksiltip üçüncüsünü karşısına aldığında topu içerideki Yunus’a aktarması gerçekten harikaydı. Bu topu filelerle buluşturan Yunus Akgün, Sara’nın Galatasaray’ı rahatlatan 82’deki golünde de takipçiliğiyle kaptığı topu Brezilyalı oyuncu ile buluşturan isimdi. Ameliyat sonrasındaki süreci atlatan Yunus, bu maçta olduğu gibi on numara pozisyonunda görev yaptığında da takımına çok fayda sağlıyor. Yunus’un orijininin sağ kanat olması, bu karşılaşmada Sallai, Sane ve Yunus üçlüsü tarafından sağ kanadın çok etkili kullanılmasına yol açtı. Sallai yine çok iyi mücadele etti. Stoperler ama özellikle Abdülkerim Bardakcı göz doldurdu. Kazımcan Karataş zaten herkese örnek olması gereken bir azim hikâyesi. Torreira, her zamanki atom karınca. İlkay Gündoğan da sakatlık sonrası kendisini buldu. Sara, sonradan oyuna dâhil olup fişi çeken golü attı. Ahmed Kutucu, hafta içerisinde Başakşehir ile oynanan kupa maçının kahramanıydı. Bu karşılaşmada az süre aldı ama üçüncü golde aksiyonu başlatan oyunculardandı. Onun iyi bir alternatif haline gelmiş olması Okan Buruk’un elinin güçlenmesi adına çok önemli. Ve Mauro Icardi... Güzel bir vuruşla attığı üçüncü gol ona, Galatasaray tarihinin Süper Lig’de en fazla gol atan yabancı oyuncusu olma ünvanını getirdi. Bu rekor daha önce 59 golle bir başka efsane oyuncu olan Hagi’ye aitti ve 60 gole ulaşan Icardi yeni rekorun sahibi oldu. Arjantinli golcüyü taraftarlar çok seviyorlar. O da golleriyle bu sevgiye karşılık veriyor. Icardi, geçirdiği ağır sakatlık sonrası hâlâ tam olarak hazır değil ve bunda kendisinin de sorumluluğu var. Ancak yine de bu sezon 9 gole ulaşmayı başardı. Elbette bundan dolayı kendisini takdir etmek gerekiyor ama bu durum aynı zamanda ligimizin kalite problemini de gözler önüne seriyor. Kasımpaşa’nın bu maçtaki performansını da yine bu açıdan ele almak gerekiyor. Ligimizde kadro kalitesi açısından problem yaşayan çok fazla takım var ve bu durum ligin de kalitesini doğrudan etkiliyor. Tabii bu kaliteyi etkileyen bir başka faktör de hakem performansları. Futbolumuz bu açıdan da ciddi anlamda sıkıntı yaşıyor. Bu karşılaşmada da bir türlü kendisini geliştiremeyip ısrarla aynı hataları yapmaya devam eden bir hakem izledik. Sonuç olarak Galatasaray, ligde ve Avrupa’da zorlandığı bir sekansta araya lider olarak girmeyi başardı. Bu ara, transferden çok eksiklerin dönmesi açısından önemli. Ancak bu eksikler, kadro genişliğinin önemini bir kez daha ortaya koydu. Bu anlamda gözler, devre arasında yapılacak transferlere çevrildi. Fark yaratacak etkili oyuncular alınabilecek mi, hep birlikte göreceğiz...