Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran kulübün başkanlık makamından gözaltına alındı

'Uyuşturucu' soruşturması kapsamında Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Sadettin Saran, ‘Uyuşturucu madde temin etme’, ‘Uyuşturucu kullanımını kolaylaştırmak’ suçları gerekçesiyle İstanbul İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince gözaltına alındı. Konuyla ilgili açıklama yapan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, şu ifadeleri kullandı: "Şüpheli Steven Sadettin Saran üzerine atılı hakkında yürütülmekte olan soruşturma kapsamında elde edilen ek delillere göre üzerine atılı uyuşturucu madde temin etme, uyuşturucu kullanımını kolaylaştırmak ve uyuşturucu kullanma suçlarından İstanbul İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince gözaltına alınmıştır." Bu gece gözaltında tutulacak Sadettin Saran’ın geceyi İl Jandarma Komutanlığı’nda geçireceği öğrenildi. Saran, buradaki işlemlerinin sona ermesinin ardından yarın adliyeye sevk edilecek. Fenerbahçe'den açıklama: 'Saran Fenerbahçe Başkanlık Makamı’ndan gözaltına alınmıştır' Saran'ın gözaltına alınmasının ardından açıklama yapan Fenerbahçe Spor Kulübü ise şunları kaydetti: "Kamuoyu ve Büyük Fenerbahçe Camiasına Duyuru Başkanımız Sayın Sadettin Saran, bu akşam İl Jandarma Komutanlığı tarafından, devam eden soruşturma kapsamında Fenerbahçe Başkanlık Makamı’ndan gözaltına alınmıştır. Söz konusu soruşturma halen devam etmekte olup, süreç hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde, ilgili makamların yetki ve sorumluluğunda sürdürülmektedir. Başkanımızın, bugüne kadar olduğu gibi bu süreci de sağduyu ve metanetle atlatacağına olan inancımız tamdır. Kulübümüzün menfaatleri doğrultusunda yürütülen çalışmalar kesintisiz şekilde devam edecek; Başkanımız Sayın Sadettin Saran, bu günleri geride bırakarak kulübümüz için kararlılıkla çalışmayı sürdürecektir. Divan Kurulu Başkanımız Şekip Mosturoğlu, yönetim kurulu üyelerimiz, kulüp avukatlarımız ve Başkanımız Sayın Sadettin Saran’ın avukatları ilgili süreçte başkanımıza eşlik etmektedir. Kamuoyunun bilgisine sunarız." Saran'dan ilk açıklama: 'Kullanmadım, yeniden test talep edeceğiz' Adli Tıp raporlarında uyuşturucu testi pozitif çıkan Sadettin Saran, bağımsız bir laboratuvarda tekrar uyuşturucu testi yaptırdı. Saran Adli Tıp Kurumu'ndaki test sonuçlarının yanlış olduğunu iddia etmiş ve yeniden yapılması yönünde talepte bulunmuştu. ATK tarafından hazırlanan raporda, Saran'ın saç örneklerinde uyuşturucu testi pozitif çıkmış, kan, idrar ve tırnak örneklerinde ise test sonucunun negatif olduğu tespit edilmişti. Saadettin Saran “pozitif çıktığı iddia edilen maddeyi hayatım boyunca kullanmadım” dedi ve testin yeniden yapılmasını talep edeceğini söyledi. Saran "Her şeyden önce açık ve net biçimde ifade etmek isterim ki; Adli Tıp Kurumu test sonucunda pozitif çıktığı iddia edilen maddeyi hayatım boyunca kullanmadım. Bırakın kullanmayı, söz konusu maddeyi yakından görmüşlüğüm dahi bulunmamaktadır” diye belirtti. Saran sosyal medyadan paylaştığı açıklamasında “Bu yöndeki iddialar, şahsımı hedef alan ve kişilik haklarım ile itibarımı zedelemeye yönelik açık bir karalama kampanyası niteliği taşımakta olup, aynı zamanda temsil ettiğim kurumları yıpratma amacı da gütmektedir. Bu süreçte, yeniden her türlü numuneyi derhal ve hiçbir tereddüt göstermeksizin vermeye hazır olduğumu da açıkça ifade etmek isterim. Bu kapsamda; söz konusu testin Adli Tıp Kurumu nezdinde yeniden yapılması ve tekrar test gerçekleştirilmesi hususları, soruşturmayı yürüten savcılık makamından resmi olarak talep edilecektir” ifadelerini kullandı. “Uluslararası yeterliliğe sahip bağımsız test kuruluşlarında” da test yaptıracağını duyuran Saran şunları kaydetti: “Bununla birlikte, uluslararası yeterliliğe sahip bağımsız test kuruluşlarında ilgili tüm testler en hızlı şekilde yaptırılacak ve sonuçları kamuoyunun bilgisine sunulacaktır. Bir kez daha ve özellikle vurgulamak isterim ki; gerçeğin bilimsel yöntemlerle, evrensel standartlara uygun biçimde ortaya konulmasından hiçbir çekincem bulunmamaktadır. Öte yandan, hakkında gizlilik kararı bulunan bir dosyaya ait olduğu belirtilen bilgilerin, test sonucunun çıktığı iddia edilen sabahın ilk saatlerinden itibaren eş zamanlı ve koordineli bir şekilde bazı mecralarda yayımlanmış olması ayrıca dikkatle değerlendirilmesi gereken ciddi bir durumdur. Gerçeğin er ya da geç ortaya çıkacağına; sürecin hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde, adil ve şeffaf biçimde sonuçlanacağına olan inancım tamdır.”