TCDD tarafından açılan 35 adet lokomotif alımı ihalesinde değerlendirme süreci tamamlanma aşamasına geldi. 15 Ekim'de elektronik ortamda gerçekleştirilen ihaleyi, teklif veren iki yabancı firmadan biri olan İsviçre merkezli Stadler Rail’in kazanmasına kesin gözüyle bakılıyor. Ancak kim kazanırsa kazansın ihale kurallara uygun değil. T24 yazarı Çiğdem Toker, bugünkü köşe yazısında dev ihalede, mevzuattaki yüzde 51 yerlilik şartına rağmen ibrenin yabancı şirketlere döndüğüne dikkat çekti. 2017/22 sayılı Başbakanlık Genelgesi, ulaştırma alanındaki raylı sistem alımlarında net bir sınır çiziyor. Genelgede yer alan, "Kamu kurum ve kuruluşlarının yapacağı metro, hafif raylı sistem, tramvay ile benzeri kullanılan çeken ve çekilen araçlar, asgari yüzde 51 yerli malı olacaktır" ifadesine rağmen, ihale yabancı şirketler lehine sonuçlanacak. Aynı genelge, yerli üretimin engellenmemesi gerektiğini şu sözlerle vurguluyor: "Yerli üretim ve hizmetlerin sunulmasını engelleyen ikincil mevzuat hükümlerine yer verilmeyecektir. Yerli üretim ve alımlarla ilgili olarak teknik ve idari düzenlemelerin teşvik edilmesi için gerekli her türlü tedbir alınacaktır." 2 milyar liralık avans yurt dışına gidecek Çiğdem Toker'in aktardığına göre, TCDD 274 milyon 158 bin avro teklif veren Stadler Rail firmasını yakın zamanda sözleşmeye davet etmeye hazırlanıyor. Güncel kurla yaklaşık 13 milyar 708 milyon liraya tekabül eden bu dev bedelin yanı sıra, sözleşme şartlarındaki ödeme takvimi de dikkat çekiyor. İhale dokümanına göre, sözleşme imzalandıktan 45 gün sonra yüklenici firmaya toplam bedelin yüzde 15’i oranında avans ödenmesi öngörülüyor. Bu durum, İsviçreli şirkete yaklaşık 41 milyon avro, yani 2 milyar liranın üzerinde bir kaynağın peşin olarak aktarılması ve bu paranın doğrudan döviz çıkışı olarak kaydedilmesi anlamına geliyor. Toker'in görüşlerini aktardığı sektör kaynakları, Türkiye’nin lokomotif üretiminde dışa bağımlı olmadığını, ASELSAN ve TÜRESAŞ gibi kamuya ait kurumların bu ihtiyacı karşılayabilecek teknik kapasitede olduğunu hatırlatıyor. İhale kapsamında sadece lokomotif alımı değil, yedek parçalar, test ekipmanları ve 18 milyon kilometreyi kapsayan 3 yıllık bakım-onarım hizmeti de yer alıyor. Hem 2017 tarihli genelge hem de 2025 yılı Yatırım Programı, raylı araç alımlarında yerli imkanların en üst düzeyde gözetilmesini emrederken, TCDD’nin bu kuralı neden esnettiği ise henüz açıklanmış değil.