Epstein belgelerindeki FBI raporu: Trump hakkındaki tecavüz ihbarı ne?

ABD’de kız çocuklarına yönelik cinsel istismar ve fuhuş ağı kurmakla suçlanan ve 2019’da hapishanede ölü bulunan Jeffrey Epstein’la ilgili soruşturma belgelerinde, ABD Başkanı Donald Trump’ın Epstein ile birlikte bir kadına tecavüz ettiğine dair bir tanık iddiası da yer aldı. Mağdur kadının tecavüzü ihbar ettikten sonra öldürüldüğü ve ölümüne intihar süsü verildiği iddiası raporun en dikkat çeken bölümünü oluşturuyor. FBI’ın söz konusu iddiayı soruşturup soruşturmadığı ise belgelerden anlaşılmıyor. Artan kamuoyu baskısıyla Epstein soruşturma dosyalarındaki belgeleri yayımlamaya başlayan ABD Adalet Bakanlığı son olarak Salı günü binlerce yeni belge yayımlamıştı. Belgelerden birinde, Trump’ın Epstein’le birlikte bir kadına tecavüz ettiğine dair ihbara ilişkin ilginç bir FBI raporu da yer aldı. Bakanlık belgeleri isimlerin çoğunluğunu karartarak yayınlarken bunun gerekçesini mağdurları korumak olarak açıklıyor. 27 Ekim 2020 tarihli FBI raporunda da isimler karartılmış verildiği için ihbarcı adamın ve ona “Trump bana tecavüz etti” diyen kadının, “Trump Epstein’le birlikte ona tecavüz etti” diyen kişinin kimlikleri bilinmiyor. Ancak isimlerin karartılmış kısımlarının uzunluğundan belgede ismi geçen kişi sayısı çıkarsanabiliyor. Atıfta bulunulan kişilerin cinsiyetleri de kullanılan dişi/eril zamirlerden anlaşılabiliyor. Dallas'taki limuzin sürücüsünün ihbarı FBI raporu Dallas / Ft. Worth bölgesinde iki yıl limuzin sürücülüğü yapmış, bu sırada Trump’la da tanıştığını söyleyen bir adamın ihbarıyla ilgili. Bu kişi 27 Ekim 2020’de FBI’ı arayarak Jeffrey Epstein ve Ghislaine Maxwell hakkında bilgi vereceğini söylüyor. Rapora göre ihbarcı adam eski partneri ve oğlunun da annesi olan kadınla 1997 yılında temasa geçtiğini anlatıyor. İhbarcının anlattığına göre kadının kızlarıyla ilgili parasal sorunları yüzünden ayrıldıktan sonra arkadaşlıkları devam etmiş. Kadının kendisine o ziyaretinde defalarca "Ghislaine" adını nasıl telaffuz etmek gerektiğini sorduğunu, daha sonra da kızlarını o yıl Niagara Şelaleleri’nde yaşayan “muhtemel babalarından birini” ziyarete götürdüğünü anlatıyor. Burada tanıştığı bir kadının doğum tarihleri belgede karartılan iki kızını şık bir otele davet ettiğini ve Trump’la ve arkadaşlarıyla tanıştıklarını anlatıyor. Adam kadının Ghislaine’in kendisine para yardımı yaptığını anlattığını da söylüyor. 1995'te bir kızın istismarıyla ilgili konuşma 1999 yılında da oğlunu ziyaret ettiğini anlatan adam daha sonra kendisini eve bıraktıklarını anlatırken araçta geçen diyalogdan söz ediyor. Buna göre araçtaki biri (isimler kapatıldığı için kim olduğu anlaşılmıyor ama muhtemelen eski partner, ortak oğulları ya da eski partnerin kızlarından biri) adama Dallas’taki limuzin şoförlüğü yaptığı zamanları soruyor. Adam da 1995’te Trump’ı aracına aldığını ve şahit olduğu konuşmalarını anlatıyor. Buna göre yolculuk sırasında Trump'ın cep telefonuyla yaptığı görüşmelerde duyduğu ifadelerin “çok endişe verici” olduğunu söylüyor. Şoför duydukları karşısında “aracı yolun kenarına çekip, onu (Trump’ı) arabadan indirmeye ve söylediği bazı şeylerden ötürü ona zarar vermeye saniyeler kaldığını” ancak bunu yapmamayı tercih ettiğini anlatıyor. Trump’ın telefonda konuşurken sürekli “Jeffrey” adını zikrettiğini söyleyen şoför “bir kızın istismarı”na atıfta bulunduğunu aktarıyor. Şoför Trump’ın kiminle konuştuğundan ve hangi kızdan bahsedildiğindense emin olmadığını söylüyor. 'Trump ile Epstein ona tecavüz etti' İhbarcı dört yıl önce başından geçen bu olayı anlatırken araçtakilerden birinin (sansürlendiği için kim olduğu belli değil ama muhtemelen eski partner) buz kestiğini söylüyor. Bu kişi “O bana tecavüz etti” diyor. Adam “Ne?” diye sorunca araçtaki diğer bir kişinin (yine isim kapatılmış) “Donald J. Trump ve Jeffrey Epstein ona tecavüz etti” dediğini aktarıyor. “Bana tecavüz etti” diyen kişi “komik bir ismi olan bir kızın" kendisini lüks bir otele veya binaya götürdüğünü, olayın orada gerçekleştiğini anlatıyor. 'İntihar süsü verilerek öldürüldü' iddiası Adam durumu polise ihbar etmesini tavsiye ettiğini ancak “Yapamam, beni öldürürler" yanıtını aldığını söylüyor. Rapora göre eski limuzin şoförü aynı kişinin Noel günü kendisini aradığını ve polise ihbarda bulunduğunu, kendisinin de “iyi yapmışsın” dediğini anlatıyor. Bu görüşmenin ardından kendisinden 10 Ocak 2020’ye dek haber alamadığını anlatan adam bu tarihte ulaştığı bir kişinin (ismi kapatılmış) kadının hayatını kaybettiğini, Oklahoma eyaletine bağlı Kiefer bölgesinde "başından vurulmuş halde" bulunduğunu söylüyor. Adam olay yerindeki kolluk kuvvetlerinin bunun bir intihar olamayacağına dair görüş bildirdiği ifade edilse de adli tıp uzmanının ölümün intihar olduğu yönünde karar verdiğini, olayın resmi kayıtlara intihar olarak geçtiğini anlatıyor. Adam söz konusu ölümün Ghislaine Maxwell'i korumak amacıyla düzenlenen bir örtbas operasyonu olduğunu düşündüğünü ifade ediyor. Adam kadınla ölümünden haftalar önceki son temasında kadının aileyi tehlikeye attığını söyleyerek kendisine bağırdığını ve kendisinin de kadına üçüncü bir kızı olduğunu söylediğini aktarıyor. FBI'ın ihbara düştüğü not ve Adalet Bakanlığı'nın 'gerçek dışı' açıklaması Öte yandan FBI’ın raporunda ihbarcının güvenilirliğine ilişkin bir not da yer alıyor. Buna göre ihbarcı ifadesinde Oklahoma’da 1995’te bir federal binaya düzenlenen ve ABD tarihinin en ölümcül “iç terör eylemi”yle ilgili bir komplo teorisinden de söz ediyor. İhbarcı saldırıyı Hillary Clinton'ın gittiği bir restoranın güvenlik görevlisine bağırmasının ardından işten çıkarılan güvenlik görevlisinin planladığını öne sürüyor. ABD Adalet Bakanlığı ise söz konusu FBI raporunun da yer aldığı belgelerin yayınlanması sonrasında, Trump’la ilgili belgelerin birçoğunun 2020 seçimlerinden önce Trump aleyhine ortaya atılan "gerçek dışı ve sansasyonel iddialar" olduğu şeklinde bir açıklama yapmıştı.