Küresel siyasi krizler ve ekonomik belirsizliklerin etkisiyle altın fiyatları 2025 yılında tarihi zirvelerini gördü. Batman'da piyasanın nabzını tutan kuyumcu esnafı, gram altının bir yıl içindeki yüzde 100'ü aşan yükselişini, vatandaşın düşen alım gücünü ve önümüzdeki döneme dair öngörülerini paylaştı. Piyasada yaşanan bu sert yükseliş, sadece yatırımcı profilini değil, yerel ticaretin işleyişini de kökten değiştirdi. Özellikle bölgedeki düğün sezonlarında görmeye alışık olunan yoğunluğun yerini durgunluğa bıraktığını belirten Batmanlı kuyumcular, fiyatlardaki öngörülemezliğin hem alıcıyı hem de satıcıyı zor durumda bıraktığını ifade ediyor. Ons altındaki küresel hareketlilik ile iç piyasadaki döviz baskısının birleşmesi sonucu çeyrek ve gram altın takı olmaktan çıkıp, sadece birikim aracı haline gelmiş durumda. Esnaf, alım gücü düşen vatandaşın artık "takı" yerine "borç kapatma" veya "parayı koruma" odaklı hareket ettiğine dikkat çekiyor. Abdurrahman Yıldız "Çeyrek altın 5 binden 10 bin TL'ye çıktı" Altın fiyatlarındaki ivmeyi rakamlarla ortaya koyan Abdurrahman Yıldız, piyasadaki durgunluktan duyduğu endişeyi şu sözlerle dile getirdi: "Altın fiyatlarındaki artışlar devam ediyor. 2025 yılını 'altın yılı' olarak kabul edebiliriz çünkü gram altın fiyatları ciddi bir ivme kazandı. 2025'in Ocak ayının başında gram altın 3 bin TL civarındayken, şu an 6 bin TL'yi geçerek 6 bin 300 TL seviyelerine ulaştı. Aynı şekilde, çeyrek altın fiyatı 5 bin TL'den 10 bin 300 TL civarına yükseldi. Bu yükseliş işlerimizi de ister istemez etkiliyor. Altın fiyatlarının çok artması nedeniyle artık düğünlerde kimse takı olarak altın takmıyor. Eskiden cumartesi ve pazar günleri düğünler olacağı için hazırlık yapar, çeyrek altın stoklardık; insanlar gelip çeyrek altın alırdı. Ancak şu an hafta sonları bile hemen hemen hiç çeyrek altın satamıyoruz." "Alım gücü düştü" Vatandaşın ekonomik zorluklarına dikkat çeken Yıldız, küresel gelişmelere ve ekonomi yönetimine dair eleştirilerini şöyle sürdürdü: "Piyasada eskisi gibi bir yoğunluk yok. İnsanlar artık ancak ellerine bir miktar para geçtiğinde, paralarının değerini korumak için altına yatırım yapıyor ama bu da oldukça azaldı. İnsanların alım gücü düştü. Eskiden asgari ücretle çalışan bir kişi hem evini geçindirip hem de bir miktar yatırım yapabiliyordu. Şimdi ise asgari ücretli bir şahıs, hele bir de kiracıysa, evini geçindirmekte bile zorlanıyor. Altın dünya genelinde değer gören bir yatırım aracı olduğu için yükselmeye devam edecektir. Bu durum sadece Türkiye ile ilgili değildir; dünyaya baktığımızda her yerin 'kaynadığını' görüyoruz. Savaşların devam etmesi ve siyasilerin birbirlerine rest çekmesi altın fiyatlarını yukarı taşıyor. Üstelik dünya devletleri de altına yatırım yapmaya devam ediyor." Emrullah Kavak "Altın veya dövizle borçlanmayın uyarısı" Kuyumcu esnafı Emrullah Kavak ise yatırımın adresi olarak altını gösterirken, borçlanma konusunda hayati bir uyarıda bulundu: "2025 yılı, altın için gerçek bir 'altın yılı' oldu diyebiliriz. Altın, hem TL bazında hem de ons bazında çok güzel bir performans sergiledi. Yıl içerisinde Türk Lirası bazında ortalama yüzde 100'ün üzerinde bir artış gösterdi. Açıkçası bu kadar yüksek bir artış beklenmiyordu ama ortaya çıkan sonuç altın yatırımcısını sevindirdi. Biz her zaman müşterilerimize yatırım yapacaklarsa altına yapmalarını öneriyoruz. Gelecek dönemlerde de altının güçlü bir performans göstermeye devam edeceğine inanıyoruz." "Altın borcu olanları çok olumsuz etkiledi" Kavak "Altının her zaman uzun vadeli bir yatırım aracı (emtia) olduğunu vurguluyoruz. Ancak bu artışlar, özellikle altın borcu olanları çok olumsuz etkiledi; TL karşısında borçları ciddi şekilde büyüdü. Bu yüzden vatandaşa en önemli tavsiyemiz; hiçbir zaman altın veya dövizle borçlanmamalarıdır. Çünkü piyasaların, yurt dışı fonların ve küresel gelişmelerin etkisiyle altın ve dövizin ne zaman nereye gideceğini kestirmek zordur. Altın alırken 22 ayarı hem takı hem de yatırım aracı olarak değerlendirebilirsiniz. Önümüzdeki yıllarda altının daha da yukarılara çıkacağına inanıyoruz. Bu nedenle ne vatandaşlarımızın ne de meslektaşlarımızın nakit parada (TL’de) kalarak açıkta kalmamalarını, altını her zaman güvenli bir liman olarak görmelerini öneriyoruz." İfadelerini kullandı. Ömer Kavak "Şu an piyasada çok spekülatif fiyatlar var" Piyasadaki fiyat belirsizliğine değinen bir diğer esnaf Ömer Kavak ise gelecek yıla dair farklı bir perspektif sundu: "2025 yılı altın için adeta bir 'sıçrama' yılı oldu ve hiç kimsenin beklemediği fiyatlar görüldü. 2026 yılının nasıl olacağını kestirmek zor ancak 2025 yılındaki kadar büyük bir yükseliş beklemiyorum. Belki 2026'nın Haziran ve Ağustos aylarında bir hareketlilik olabilir ama sonrasında altının bu fiyatların altına gerileyeceğini düşünüyorum. Şu anki fiyatların gerçek değerinde olduğunu söyleyemem. Şu an piyasada çok spekülatif fiyatlar var. Eskiden fiyatları tahmin edebiliyorduk ama şu an herkes altına yüklendiği ve fiyat artışına odaklandığı için kimse ne olacağını kestiremiyor. Her gün farklı bir tabloyla karşılaşıyoruz." "Fiyat yükseldikçe alım gücü düşüyor ve vatandaş eskisi gibi altın alamıyor" Sürkülasyonun önemine değinen Kavak "Vatandaşlar artık piyasayı neredeyse bizden daha iyi biliyor; sürekli alım-satım yapıyorlar. Bizim için altının fiyatının bin TL veya 5 bin TL olması fark etmiyor, çünkü kâr marjımız değişmiyor. Hatta altının fiyatı düşse bizim için daha iyi olur çünkü o zaman alım gücü artar ve sirkülasyon olur. Fiyat yükseldikçe alım gücü düşüyor ve vatandaş eskisi gibi altın alamıyor. Eskiden altın fiyatları yılda küçük miktarlarda oynardı, şimdi ise haftalık bazda çok büyük farklar oluşuyor. Bu durum hakkında kesin bir şey söylemek zor, Allah sonumuzu hayretsin. Vatandaşa tavsiyem ise; paralarını TL'de bırakmamaları, ev alacaklarsa veya başka bir yatırım yapacaklarsa paralarını değerlendirmeleridir." şeklinde konuştu.