İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan uyuşturucu operasyonları dalgalar halinde devam ediyor. Onlarca ünlü isim gözaltına alınırken, yeni ihbarlar ve gizli tanık beyanları ile birlikte soruşturma günden güne derinleşiyor. Gündemi sarsan uyuşturucu operasyonları, 'haz eşiği' yükselen bireyin nasıl daha tehlikeli uyaranların pençesine düştüğünü bir kez daha kanıtladı. Uzman isimler kokainden cinselliğe, dopamin sisteminden kimlik bölünmesine kadar bu tehlikeli sarmalın bilinmeyenlerini anlattı. Soruşturma dosyasında adı geçen isimlerden bazılarının uyuşturucu test sonucu pozitif çıktı. Şahısların bağımlı olup olmadığı bilinmese de, uyuşturucu kullanımının refah düzeyi yüksek ünlü isimlerde yaygın şekilde görülmesi dikkat çekti. Konuya ilişkin Milliyet'e konuşan uzmanlar ise uyuşturucu kullanımının yalnızca düşük gelir seviyesine sahip, travmatik geçmişi olan bireylerde değil; toplum nezdinde kabul görmüş, sosyo-ekonomik seviyesi yüksek insanlarda da görülebileceğini kaydetti. Ünlülere uyuşturucu operasyonu! İfadesi alınan Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı HAZ EŞİĞİ YÜKSELDİKTE DAHA GÜÇLÜ UYARANLARA İHTİYAÇ DUYULUYOR Uzman Klinik Psikolog Dila Teksin'e göre, maddi imkânların ve statünün her şeyi erişilebilir kılması, bireyin ödül–haz sistemini doğrudan etkiliyor. Haz eşiği yükselen kişi, aynı tatmini sağlayabilmek için giderek daha güçlü uyaranlara ihtiyaç duyuyor. "Özellikle yüksek refah düzeyine sahip, kariyerinin zirvesinde ve toplumsal olarak 'başarmış' kabul edilen bireylerde de bağımlılık örüntülerini giderek daha sık görüyoruz. Bu durum bağımlılığın yalnızca eksiklikten değil, bazen sınırsızlıktan da beslendiğini gösteriyor" diyen Teksin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Maddi imkânların ve statünün her şeyi erişilebilir kılması, bireyin ödül–haz sistemini doğrudan etkiliyor. Nöropsikolojik düzeyde baktığımızda, sürekli ve yoğun uyarana maruz kalan bireylerde haz eşiği yükseliyor. Yani kişi, aynı tatmini sağlayabilmek için giderek daha güçlü uyaranlara ihtiyaç duyuyor. Medya önündeki bireylerin maruz kaldığı sürekli mükemmellik ve yüksek performans beklentisi de psikiyatri literatüründe giderek daha fazla ele alınan bir başlık. Bu kişiler yalnızca kendi iç standartlarıyla değil; toplumun, medyanın ve dijital platformların dayattığı idealize edilmiş beklentilerle de yaşamak zorunda kalıyor. Bu durum, kronik stres, performans kaygısı ve tükenmişlik zeminini güçlendiriyor. Son dakika... Ünlülere uyuşturucu operasyonunda yeni gelişme! Gözaltına alınan Ezgi Eyüboğlu serbest bırakıldı ŞÖHRETİN SONUCU KİMLİK BÖLÜNMESİ Adli psikiyatri ve klinik gözlemler, şöhretin getirdiği görünürlükle birlikte bireyin hata yapma alanının ciddi biçimde daraldığını gösteriyor. Sürekli izlenme hali, kişinin kendiliğindenliğini ve duygusal güvenliğini zedeliyor. Zamanla birey, kamusal alanda sergilediği ‘ideal benlik’ ile özel alandaki gerçek benliği arasında bir bölünme yaşamaya başlıyor. Bu kimlik bölünmesi, yoğun bir yabancılaşma ve yalnızlık hissi yaratıyor. Şu ve başarı; doğru psikolojik destek ve sağlıklı sınırlar olmadan sürdürüldüğünde ciddi bir ruhsal yük yaratabilir. Bu bireyler için koruyucu ruh sağlığı hizmetleri, performansın değil insan olmanın merkezde olduğu bir yaklaşımla ele alınmalıdır. Aksi halde, dışarıdan kusursuz görünen hayatların arkasında derin bir yalnızlık ve bağımlılık riski sessizce büyümeye devam eder.” “KOKAİN VARSA CİNSELLİK DE VARDIR” Psikiyatri Uzmanı Dr. Huzeyfe Barham’a göre ise, özellikle gelir seviyesi yüksek isimlerin kullandığı yasaklı kokain maddesi, cinsellikte dürtüselliğe neden oluyor. “Kokain varsa cinsellik vardır, sınır yoktur” diyen Dr. Barham, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kokain, alkol ve benzeri maddeler frontal sistemi inhibe eder. Yani baskılar, susturur, devre dışı bırakır. Yani insanı ham ve ilkel insan haline getirir, dürtüsel beyin konuşmaya başlar. Bu durumda ise hayatta kalma, üreme, saldırganlık, acı ve haz ilkesi hakim olmaya başlar. Örneğin karşımıza madde bağımlısı kim gelse, o kişide cinsellik artmıştır, sınırlar kalkmıştır, risk alma yüksektir, saldırganlık öne çıkmıştır. Tüm bu sonuçlar bir ahlak meselesi değil, biyolojik bir durumdur. Kokain tesadüfen elit ve pahalı bir madde değil. 1 gramı 100 dolar. Güç ve kontrol illüzyonu verse de aslında yaptığı şey frontal sistemi susturmaktır. Frontal sistemin susmasından, beynin fren mekanizmasının bozulduğunu anlayabiliriz. İşte tüm bu sebeplerden dolayı kokain varsa cinsellik vardır. Saldırganlık vardır. Sınır yoktur.” İlginizi Çekebilir