Ankara’lı Coşkun’un suçu ne?

Zaman zaman gazeteler, televizyon ve sosyal medya platformlarında şarkıların izinsiz kullanımıyla ilgili haberlere rastlarız. Eser sahibinin ya da yorumcunun hakları bilinmediğinden, bu hakların ihlali karşısında yasal yaptırımlarla karşılaşabilir kullanıcılar. 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) uyarınca, bir müzik eserinin kamuya iletimi, işlenmesi veya yayımı, eser sahibi, icracı sanatçı ya da ilgili meslek birliğinden izin alınmaksızın gerçekleştirilirse bu durum yalnızca hukuki değil, aynı zamanda cezai sorumluluğa da yol açabiliyor. Bir telif hakkı ihlalinde, mesela bir izinsiz kullanımda, eseri izinsiz kullanan kişilere; 2 yıldan 4 yıla kadar hapis ve adli para cezası verilebilir. Eserin izinsiz değiştirilmesi ya da bozulması durumunda ise -bu da mali hakların ihlali suçunu oluşturur- 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası uygulanabilir. Özellikle sosyal medyada bir sürü şarkı yeniden icra edilerek  eser sahibinden izin alınmaksızın kullanılıyor. Bu yukarıda bahsettiğim kanunsal yaptırımlara neden olabiliyor. Bunun için mutlaka ve mutlaka eser sahiplerinin kendisinden ya da varislerinden izin alınmak zorunda. Yaklaşık iki haftadır Ankara’lı Coşkun olarak bilinen Coşkun Direk’in “Ne Bilsin Eller” isimli şarkısı telif hakkı ihlaline aslında güzel bir örnek. İki sene kadar önce bir çift düğünde bu şarkıyı söylüyor ve instagramdaki paylaşımın altına Ankara’lı Coşkun da beğenisini gösteren bir dijital simge koyuyor. Zaten olayın bu kadar büyümesinin nedeni bu instagram paylaşımı değil. Daha sonrasında bu çift eser sahibinden, Coşkun Direk’ten izin almaksızın bu şarkıya bir de klip çekip yayınlıyor. İşte burada da hukuk devreye giriyor. Zira artık burada bir düğün anısı değil bir izinsiz kullanım söz konusu. Coşkun Direk de avukatı aracılığıyla bu klibin kaldırılması için bir ihtarname çekiyor. Kendisiyle dün uzun uzun konuştum. 300.000 lira gibi bir taleplerinin olmadığını -ki bu da çok normal- sadece klibin yayından kaldırılması için hukuksal yola başvurduklarını söyledi. Ama kamuoyuna böyle bir ücret yansıtıldığı için de kendisinin ve ailesinin küfür ve hakaretlere maruz kaldığını da üzülerek söyledi. Ne enteresan işler. Kendi tarzında çok sevilen onlarca hit şarkı yazan bir müzisyen hakkını koruduğu için birdenbire kendini kaotik bir ortamın içinde buluyor. Kendisini dinleyen, konserlerini hayranlıkla izleyen yüzbinlerce kişi birdenbire kendisine sırt çevirebiliyor. Ankara’lı Coşkun, telif hakları ve telif hakları ihlalleri doğru anlatılmadıkça ne ilk ne de son müzisyen olacak ne yazık ki. Bu haftalık da bu kadar. Kalın sağlıcakla…