İskenderun’da Kibar Holding’e ait Assan Port'ta çalışırken Liman-İş Sendikası'na üye oldukları için 24 Şubat 2025 tarihinde işten çıkarılan 12 işçinin 9’unun açtığı işe iade davası dün karara bağlandı. İskenderun 2. İş Mahkemesi'nde görülen davada 9 işçinin işe iade talebi kabul edilirken, iş akdinin feshinin "sendikal nedenlerle" olduğunun tespiti ile işçilere bir yıllık brüt ücretleri tutarında sendikal tazminatın ödenmesi gerektiğine hükmedildi. Karar duruşması sonrası İskenderun Adliyesi önünde bir araya gelerek soL’a konuşan işçiler, sendikalı olmanın Anayasal bir hak olduğunu ve bu haktan vazgeçilmemesi gerektiğini, karardan dolayı çok mutlu olduklarını ifade etti. İşçiler, sendikalı olduğu için işten çıkarılan işçilerden bazılarının hâlâ iş bulamadığını, Assan Port’un sendika düşmanlığının sınır tanımadığını belirtti. İşçilerden biri “İskenderun’da çalışabileceğimiz her yere bilgi vermişler, nereye başvursak 'siz sendikaya bulaşmışsınız sizi alamayız' diyorlar” gibi cevaplar aldığını söyledi. 'Daha ağır ve caydırıcı bir yaptırıma ihtiyaç var' Liman-İş Sendikası avukatı Derya Demir "Sendikal nedenle feshin varlığını ispatlamaya çalışmak oldukça zor; bu nedenle de karar sevindirici ancak yine de yeterli değil. Anayasa ve taraf olduğumuz uluslararası sözleşmelerle korunan temel bir hak açıkça ihlal ediliyor ve hatta hakkın kullanılması artık imkansız hale geliyor ama yaptırımı oldukça yetersiz" dedi. Patronların "Parası neyse veririm yeter ki sendika başımıza bela olmasın" fikriyle yola çıktığını ve işçileri örgütsüz bırakma konusunda hiçbir şeyden çekinmediğini ifade eden Demir, örgütlenme hakkının fiilen ortadan kalktığı bu manzarada işçilerin ısrarla örgütlenmekten vazgeçmemeleri gerektiğinin altını çizdi. Demir, sendikal tazminatın alt sınırdan verilmesine itiraz edeceklerini, kararı istinaf edeceklerini, hak ihlalinin varlığı, feshin ağırlığı ve sonuçları değerlendirildiğinde daha ağır ve caydırıcı bir yaptırıma ihtiyaç olduğunu belirtti. 'Üye kaydetmeye başladığımız an işten çıkarmalar başlıyor' Liman-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Musa Kizir ise "Sendikal nedenle iş akdinin feshedildiğinin kabulü oldukça sevindirici ancak yetersiz. Bir işyerinde üye kaydetmeye başladığımız an işten çıkarmalar başlıyor. Her şeye rağmen toplu iş sözleşmesi yapmak için yeterli üye sayısına ulaşsak da yıllarca süren davalar, işyerindeki baskıların yaptırımsız kalması sendika hakkını fiilen ortadan kaldırmış durumda. Sendika düşmanlığına karşı güçlü ve caydırıcı yaptırımların bir an önce hayata geçmesini istiyoruz" diye konuştu.