Diyarbakır’da Kartpostallar Göndererek Bir Geleneği Yaşatıyor

Vedat Kardaş Özellikle Z kuşağının büyük bölümünün adını dahi bilmediği yeni yıl kartpostalı geleneği ise günümüzde neredeyse tamamen unutulmuş durumda. Diyarbakır’da yaşayan inşaat mühendisi Mine Tanrıkulu Ceylan, bu nostaljik geleneği yaşatmaya devam eden isimlerden biri olarak dikkat çekiyor. KARTPOSTALLAR SEVDİKLERİNE SÜRPRİZ OLUYOR Her yıl aralık ayının son günlerinde hazırlık yapan Tanrıkulu, özenle seçtiği kartpostalları el yazısıyla dolduruyor, zarflıyor ve sevdiklerine posta yoluyla gönderiyor. Dijital mesajların hızlı ama yüzeysel olduğunu belirten Ceylan, kartpostalların ise daha samimi ve kalıcı bir bağ kurduğunu ifade ediyor. “BİR KARTPOSTAL, MESAJDAN ÇOK DAHA FAZLASI” Yeni yıl öncesinde postanelerde yaşanan yoğunluğu ve kartpostal stantlarını hatırlatan Ceylan, bu geleneğin taşıdığı anlamın günümüzde yeterince bilinmediğini söylüyor. Kartpostal almanın ve posta kutusunda zarf görmenin heyecanının, dijital tebriklerle kıyaslanamayacağını vurguluyor. KÜLTÜREL BİR MİRAS OLARAK GÖRÜLÜYOR Uzun yıllardır Diyarbakır’da yaşayan ve eğitim camiasında görev alan Ceylan, kartpostal göndermeyi sadece kişisel bir alışkanlık değil, aynı zamanda kültürel bir miras olarak görüyor. Kartpostalların geçmişle bugün arasında bağ kurduğunu belirten Ceylan, farklı şehir ve ülkelerde yaşayan dostlarına bu yolla yeni yıl mesajı ulaştırıyor. KARTPOSTALLAR YILLARCA SAKLANIYOR Gönderilen kartpostalların çoğunun alıcıları tarafından saklandığını ifade eden Ceylan, yıllar sonra bile bu kartpostallarla ilgili geri dönüşler aldığını söylüyor. Kartı alanların yaşadığı şaşkınlık ve mutluluğun, geleneği sürdürmesindeki en büyük motivasyon olduğunu dile getiriyor. GENÇLERE ÇAĞRI Unutulmaya yüz tutmuş bu geleneğin yeniden hatırlanmasını isteyen Ceylan, özellikle gençlerin kartpostal kültürüyle tanışmasının önemli olduğunu belirtiyor. “Bir kişi bile kartpostal göndermeye başlarsa, bu geleneğin yeniden canlanması mümkün” diyerek çağrıda bulunuyor