Yalova’da DEAŞ terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyonda 3 polis memurunun şehit düşmesi, güvenlik gündemini yeniden hareketlendirdi. Operasyonun ardından konuşan Terör ve Güvenlik Uzmanı Coşkun Başbuğ, saldırının yalnızca yerel bir terör eylemi olarak görülmemesi gerektiğini belirterek, bölgesel gelişmelerle eş zamanlı ilerleyen daha geniş bir tabloya dikkat çekti. Yalova'da DEAŞ'lı teröristlerle çıkan çatışmadan acı haber: 3 polisimiz şehit Yalova İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince terör örgütü DEAŞ'a yönelik merkeze bağlı Elmalık köyü yolundaki bir eve operasyon düzenlendi. Saldırıda 3 polisimiz şehit oldu.8 polis ve 1 bekçi de yaralandı. Terör ve Güvenlik Uzmanı Coşkun Başbuğ hain saldırının perde arkasına ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu; "Şimdi son dönemde burası en kritik nokta DEAŞ’in Amerika tarafından kurulduğu iddiası üzerinden yürütülen operasyonlara bakmak gerekir. DEAŞ kullanılarak neler yapıldığına odaklanmak lazım. Geçmişten bir örnek vereyim. Trump’ın ilk başkanlık döneminde yaşanan bir olayı hatırlayın. Trump dedi ki: “DEAŞ’la mücadele bitmiştir. Suriye’de artık bulunmamızın bir anlamı yok, geri dönüyoruz.” Hatta şöyle ekledi: “Eğer kalan teröristler varsa, Sayın Erdoğan’a güveniyorum. O gereğini yapar.” "AMERİKA PKK’YI, YPG’Yİ, SDG’Yİ KENDİSİNE PARTNER OLARAK GÖRÜYOR" Dolayısıyla Amerika’nın orada bulunmasına gerek olmadığını söyledi. Ancak Amerika’nın geri çekilebileceği konuşulurken, hemen yanındaki isimler ayağa kalktı. Başkan yardımcıları “Hayır, dönmüyoruz” dedi. “DAEŞ tehdidi hala vardır” diyerek Trump’a karşı çıktılar. Amerika burada PKK’yı, YPG’yi, SDG’yi kendisine birer “partner” olarak görüyor. “Bu yapılarla dostluğum DAEŞ’le mücadeleden kaynaklanıyor. Bu nedenle bu yapılarla birlikte DEAŞ'la mücadeleye devam edeceğim” diyor. Ben de o gün, şunu söylemiştim: “Amerika, başkanını yalancı çıkarmak ve bölgede kalışını meşrulaştırmak için muhtelif yerlerde DAEŞ saldırıları planlayacaktır. Buna hazırlıklı olmak gerekir.” Avrupa başkentlerinde bir anda, art arda “Bakın DEAŞ tehdidi bitmedi” mesajı verircesine saldırılar olabileceğini söyledim. Ve aynen öyle de gerçekleşti. "BU OPERASYONU, AMERİKA BÖLGEDE KALSIN DİYE, DOĞRUDAN İSRAİL YAPTI" Geçtiğimiz haftalarda aynı konu tekrar gündeme geldi. Amerika yeni bir strateji belgesi yayımladı ve dedi ki: “Biz kıta öncelikli savunmaya geçiyoruz. Amerika küçülecek. Anlamsız bölgelerde asker bulundurmayacağız.” Ama yine DEAŞ söylemi devreye sokuldu. Üç Amerikan askeri öldürüldü yakın tarihte hatırlarsınız ve bunun failinin DEAŞ olduğu açıklandı. Oysa bu operasyonu, Amerika bölgede kalsın diye, doğrudan İsrail yaptı. Amerikan askerleri öldürüldü ve hemen ardından şu açıklama geldi: “Biz Suriye’de kalmaya devam edeceğiz. DEAŞ'la mücadele sürecek.” Bundan sonra Türkiye’de de bu operasyonlar başladı. Dikkat edin: Suriye’deki oluşumları engellemek için yapılan hamlelerle eş zamanlı olarak, Türkiye’de DEAŞ saldırıları görülüyor. Futbolda bahis ve şike soruşturmasında Erden Timur'un ifadesi ortaya çıktı "HİÇBİRİ BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZ DEĞİL" Enteresandır, son 3-5 gündür Suriye’nin batısı, yani Lazkiye hattı karışık. Güneyde zaten Dürziler bu süreçlerde her zaman kullanılan aktörlerdir. Bunların hepsinin organize bir hareket olduğunu bilmekte büyük fayda var. Hiçbiri birbirinden bağımsız değil. Bunlar, İsrail’in bölgede tutunmak ve süreci kendi lehine çevirmek için yürüttüğü kirli ve kanlı eylemlerdir. Suriye’yi karıştıran bu operasyonun arkasında yine İsrail vardır, bundan hiç şüphe duyulmamalı. Çünkü DEAŞ'ı en kullanışlı aktör olarak her daim elinin altında tutmak isteyen küresel bir yapı vardır. Bu yapı; Amerika ve Siyonist cepheyle bağlantılıdır. Şu anda bu yapı İsrail üzerinden işlemektedir. Bölgede çok kritik gelişmeler yaşanıyor.Bu saldırılar tesadüf değil. "AYNI OYUNU YENİDEN ISITIP, TEKRAR TEPSİYE KOYUP SUNMAYA ÇALIŞIYORLAR" İsrail, Süveyda’yı karıştırarak; İran’la birlikte Lazkiye bölgesindeki Nusayrileri ayaklandırarak, Fırat’ın doğusundan SDG üzerinden takviye getirerek Suriye’yi bölme ve parçalama çabası içindedir. Aynı zamanda Türkiye’ye de etki üretmek istemektedir. Bu eylem planı hâlen yürürlüktedir. Bakın, tekrar ediyorum: Çok fazla gündeme gelmedi ama Nusayriler üzerinden Lazkiye'de daha önce de bir deneme yapılmıştı. O zaman çok büyük bir oyun bozuldu. Şimdi aynı oyunu yeniden ısıtıp, tekrar tepsiye koyup sunmaya çalışıyorlar. Süveyda da aynı şekilde. Zamanlama dikkat çekici. Ben bu olaylarla Türkiye’de yaşanan gelişmelerin birlikte okunması gerektiği kanaatindeyim." Son dakika...Yargıtay, Narin Güran cinayeti dosyasında karar verdi! Nevzat Bahtiyar'a kötü haber