Tarihin tekerrürü: Türkiye, Almanya'ya askeri eğitim verebilir

Yeniçeri Ocağı'nın 1826'da kaldırılmasıyla Osmanlı İmparatorluğu, ordusunu modernleştirmek için radikal bir dönüşüm sürecine girmişti. II. Mahmut'un başlattığı bu reform hareketi, Asakir-i Mansure-i Muhammediye adıyla yeni bir ordunun kuruluşuna vesile oldu. Ancak modern bir ordu kurmak, yalnızca yeni birlikler oluşturmaktan ibaret değildi; bu birlikleri eğitecek kadrolara, askeri doktrini geliştirecek uzmanlara ve kurumsal bir yapıya ihtiyaç vardı. İlk etapta Fransızlar, ardından İngilizler Osmanlı ordusunun modernizasyonuna katkı sundular. Fakat bu ilişkiler kısa süreli ve yüzeysel kaldı. Asıl dönüşüm, Almanların devreye girmesiyle başladı. 1880'lerden itibaren Osmanlı-Alman askeri işbirliği sistematik ve kurumsal bir nitelik kazandı. En kurumsal, sayıca en fazla ve en uzun süre kalanlar Almanlar oldu. Colmar Freiherr von der Goltz gibi isimler, sadece askeri eğitim vermekle kalmadı, aynı zamanda Osmanlı askeri düşüncesini şekillendirdi. Goltz Paşa'nın "Millet-i Müsellaha" (Silahlı Millet) kavramı, ordunun modernizasyonunun ötesinde toplumsal bir dönüşümü hedefliyordu. Bu konsept, savaş zamanında tüm milletin seferber edilebilmesi, toplumun askeri kültürle buluşması ve vatandaşlık bilincinin askeri görevle özdeşleşmesi anlamına geliyordu. Alman askeri heyetleri, Harbiye Mektebi'nden Erkân-ı Harbiye'ye kadar pek çok kurumun gelişimine doğrudan katkı sağladı. Hatta Cumhuriyeti kuran kadronun büyük kısmı bu Alman ekolünden yetişti. İkili anlaşmalar gereği Osmanlı ordusu kadrolarında Alman subaylar ve generaller fiilen görev yaptı. Liman von Sanders, Birinci Dünya Savaşı sırasında Çanakkale'de Beşinci Ordu komutanlığını üstlendi. Otto Liman von Sanders, sadece bir danışman değil, operasyonel kararlar alan bir komutan olarak Osmanlı ordusunun bir parçası haline gelmişti. Von der Goltz Paşa, Bağdat'ta vefat edene kadar Osmanlı hizmetinde kaldı. Helmuth von Moltke'nin yeğeni, Osmanlı Genelkurmay Başkanlığı'nda görev aldı. Bu ilişki tek taraflı bir yardım değildi. Alman subaylar Osmanlı topraklarında saha tecrübesi kazandı, Yakın Doğu coğrafyasını tanıdı, farklı savaş koşullarında strateji geliştirdi. Osmanlı ise modern askeri örgütlenme, eğitim sistemleri ve doktriner yaklaşımları öğrendi. Bu karşılıklı öğrenme süreci, iki ülke arasında derin bir askeri gelenek bağı kurdu. Bugün Almanya, benzer bir kavşakta duruyor. Alman Ordusu İkinci Dünya Savaşından beri (yaklaşık seksen yıldır) savaş tecrübesi yaşamadı. ABD askeri varlığı, Avrupa’da en fazla Almanya’da konuşlandı. Halen öyle. ABD Avrupa Komutanlığı Almanya’da konuşlu. ABD, uyguladığı politikalarla Alman ordusunu pasif bir yapıya dönüştürdü. İkinci Dünya Savaşı filmlerinde izlediğimiz Alman ordusu, askeri literatürde iz bırakan düşünceler, askeri tarihin büyük komutanları ancak hatıralarda kaldı. Bugün, operasyonel tecrübeden uzaklaşmış Alman ordusu, yeniden inşa edilmeye çalışılıyor. Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı sonrasında Avrupa'da güvenlik algısı kökten değişti. Almanya, askerlik sistemini yeniden gözden geçiriyor. Zorunlu askerlik tartışmaları alevlendi. Toplumun savunmaya hazır hale getirilmesi, birliklerin büyütülmesi, kışla kapasitelerinin artırılması gibi konular gündemde. Ancak seksen yıldır ciddi bir savaş tecrübesi yaşamamış bir ordunun karşılaştığı zorluklar da açık. İşte tam bu noktada, tarihin tekerrür edebileceği bir fırsat penceresi açılıyor. Almanya'nın bir asır önce Osmanlı için yaptıklarını, bugün Türkiye Almanya için yapabilir. Türk Silahlı Kuvvetleri, son kırk yılda olağanüstü bir saha tecrübesi biriktirdi. Kore Savaşı'ndan başlayarak, Kıbrıs Barış Harekâtı, uzun soluklu terörle mücadele operasyonları, sınır ötesi harekatlar, sınır ötesinde üs bölgeleri, Türk ordusunu sürekli savaşa hazır tutan deneyimler oldu. Sınırlarında veya sınırlarına çok yakın bölgelerde meydana gelen İran-Irak savaşı, Birinci ve İkinci Körfez Harekatları, Çeçenistan, Karabağ, Osetya ve Abhazya, Bosna, Suriye İç Savaşı, Libya İç Savaşı gibi çatışma süreçlerinin içinde yaşadı. Somali, Bosna, Kosova gibi Barışı Destekleme harekatlarına başından itibaren iştirak etti, halen katılmaya devam ediyor. Yakın dönemde Karabağ savaşının İHA merkezli yeni nesil harp konseptleri üzerindeki etkileri, Türk savunma sanayiinin gelişimi, Ukrayna savaşından elde edilen taktik ve stratejik çıkarımlar, Türkiye'nin askeri bilgi birikimini zenginleştirdi. Sınır ötesi operasyonlar, Somali'den Katar'a uzanan askeri üsler, Libya'dan Azerbaycan'a askeri danışmanlık tecrübeleri, Türk ordusuna çok boyutlu bir perspektif kazandırdı. Türkiye halihazırda üç kıtadan (Avrupa, Asya, Afrika) otuzdan fazla ülkeye askeri eğitim veriyor. Harp Okullarında, Komuta ve Kurmay eğitimlerinde yüzlerce dost ve müttefik ülke subayı Türk ekolüyle tanışıyor. Bu tecrübe transferi, teknik bilgi aktarımı yanında, aynı zamanda operasyonel zekânın, saha tecrübesinin, kriz yönetimi kabiliyetinin paylaşımı anlamına geliyor. Almanya için de TSK aynısını yapabilir. Goltz Paşa'nın Osmanlı için bulduğu "Millet-i Müsellaha" konsepti gibi, modern koşullara uygun formülleri Alman toplumunun savunma bilincini geliştirmek için bulup önerebilir. Moltke'nin yüz yıl önce Türk ordusu için söylediği gibi, "paslı bıçağı tekrar bileyebilir." Tarih döngüseldir; roller değişir, dengeler kayar, ama bilgi ve tecrübe paylaşımının değeri kalıcıdır. Dün bizim ihtiyacımız olan hususlar bugün Almanlar için ihtiyaç. Dün Almanlar bizim öğretmenimizdi, bugün biz onların danışmanı olabiliriz. Almanya güçlü bir ordu inşa ederken, Türkiye'nin sunabileceği tecrübe hazinesi göz ardı edilmemeli. Çünkü askeri bilgi, sadakat ve karşılıklılık temelinde paylaşıldığında herkes kazanır. Üstelik bu ikili ilişki ve beraberinde gelişecek dayanışma, Almanya’nın ABD karşısında stratejik özerkliğine en büyük katkıyı sağlayacak bir ilk adım olabilir. *Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. Türkiye almanya askeri eğitim Tarih tekerrür Dr. Osman Gazi Kandemir, Independent Türkçe için yazdı Dr. Osman Gazi Kandemir Pazartesi, Aralık 29, 2025 - 15:30 Main image:

Fotoğraf: AA

TÜRKİYE'DEN SESLER Type: news SEO Title: Tarihin tekerrürü: Türkiye, Almanya'ya askeri eğitim verebilir copyright Independentturkish: