Türkiye ve Avrupa kentleri, deprem riski ile sürdürülebilirlik hedeflerini aynı anda yönetmek zorunda oldukları kritik bir süreçten geçiyor. Uzmanlara göre İstanbul’da her üç binadan biri deprem riski taşıyor, bu durum mevcut yapı stokunun sismik dayanıklılık açısından yeniden ele alınmasını zorunlu kılıyor. Türkiye’nin deprem kuşağında yer alması, iklim kriziyle birlikte artan çevresel hassasiyetler ve hızla dönüşen kent yapısı, mimarlık ve yapı sektöründe bütüncül bir yaklaşımı gündeme getiriyor. Güvenli yapı üretimi, sürdürülebilir tasarım ve kent estetiğinin birlikte ele alınması gerektiğine dikkat çeken Aura Design Kurucusu ve Türk Serbest Mimarlar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Mimar Filiz Cingi Yurdakul, mimarlığın yalnızca estetik kaygılarla değil, toplumsal sorumluluk bilinciyle ele alınması gereken bir alan olduğunu vurguluyor…