O ayakkabılar çocukları da yetişkinleri de hasta ediyor

O ayakkabılar çocukları da yetişkinleri de hasta ediyor

Uzmanlar ucuz ithal ürünler yüzünden sağlığımızın tehdit altında olduğu uyarısında bulunuyor. Geçtiğimiz günlerde yaptırılan bir analizde, Çin ve Uzakdoğu'dan alınan ve internette satılıp cilde doğrudan temas eden ayakkabılarda yüksek düzeyde kurşun, kadmiyum ve ftalat bulunduğu ortaya çıkmıştı. Bu maddelerin yıllar içinde; başta kanser olmak üzere; iktidarsızlık, kısırlık, organ hasarı gibi sorunlara yol açtığı belirtiliyor. İşte "Ne oluyor da hasta oluyoruz?" sorusunun "görünmez tehdit" kaynaklı yanıtı. Habertürk Sağlık Yazarı Ceyda Erenoğlu'nun haberi.

Uzmanı uyarıyor:  Bu besin saç dökülmesini hızlandırıyor

Uzmanı uyarıyor: Bu besin saç dökülmesini hızlandırıyor

Saç dökülmesi, milyonlarca insanı etkileyen yaygın bir sorun. Genetik ve hormonal faktörlerin yanı sıra, beslenme şekli de saç sağlığında kritik bir rol oynuyor. Uzmanlar, bazı yiyeceklerin saç dökülmesini hızlandırabileceğini, bazı gıdaların ise saçları güçlendirdiğini belirtiyor. Gazlı içecekler, rafine karbonhidratlar ve aşırı kuruyemiş tüketimi saç dökülmesini artırabilen faktörler arasında. Geçtiğimiz ay yapılan bir araştırma, fazla gazlı içecek tüketiminin kellikle ilişkili olabileceğini ortaya koymuştu. Şimdi ise uzmanlar; beyaz ekmek, makarna ve işlenmiş şeker içeren yiyeceklerin de benzer bir risk taşıdığına dikkat çekiyor. DailyMail'de yer alan habere göre Dermotolog Dr. Ellie Rashid, beslenmenin saç sağlığı için önemine vurgu yapıyor:“Doğru besinlerin eksikliği saçların kırılmasına, incelmesine ve dökülmesine yol açabilir. Örneğin, demir eksikliği saç büyümesini engellerken, D vitamini eksikliği saçların zayıflamasına neden olur.” Rashid, özellikle demir, çinko, D vitamini ve folat eksikliğinin test edilmesini ve beslenme yoluyla desteklenmesini tavsiye ediyor. Kırmızı et, mercimek, ıspanak ve kara lahana demir açısından; güneş ışığı ve takviyeler D vitamini açısından; balkabağı ve susam ise çinko açısından zengin kaynaklar olarak öne çıkıyor. Rafine karbonhidratlar: Kek, tatlı, beyaz ekmek ve makarna gibi işlenmiş gıdalar, kan şekeri ve insülini hızlı yükselterek saç köklerinin oksijen alımını azaltabiliyor. Brezilya fıstığı: Selenyum açısından zengin olsa da aşırı tüketildiğinde toksisiteye yol açarak saç döngüsünü bozabiliyor.Ton balığı: Büyük türler, cıva içerikleri nedeniyle saç köklerine zarar verebiliyor.Dermatolog Dr. Paul Farrant bu konuda uyarıyor:“Selenyum toksisitesi kırılgan saçlarla ilişkilidir. Ton balığı gibi yüksek cıva içeren gıdaların aşırı tüketimi ise saç büyümesini olumsuz etkileyebilir.” Saç Sağlığı İçin En Faydalı Besin: YumurtaUzmanlara göre yumurta, sağlıklı saçlar için en güçlü besinlerden biri. Yüksek protein içeriği, keratin üretimini desteklerken; B12 vitamini, folat ve D vitamini de saç büyüme döngüsünde kritik rol oynuyor.Dr. Farrant, “Saç, keratin bazlı bir yapıdır. Güçlü saçlar için proteine ihtiyacınız vardır ve yumurta bunun en iyi kaynağıdır. Üstelik nasıl pişirdiğinizin önemi yok, saçınız yine de faydasını görür.” diye belirtiyor.

Kardiyolog açıkladı: Kalp krizi 4 erken uyarı işaretiyle geliyor

Kardiyolog açıkladı: Kalp krizi 4 erken uyarı işaretiyle geliyor

İngiltere’de önde gelen bir kardiyolog, kalp hastalıklarının kritik aşamaya gelmeden önce kendini gösterebileceği dört erken uyarı işaretine dikkat çekti. DailyMail'de yer alan habere göre; Londra’da görev yapan danışman Kardiyolog Dr. Oliver Guttman, The Independent’a yaptığı açıklamada, kalp sorunlarının genellikle filmlerde görülen dramatik göğüs ağrılarıyla değil, daha hafif ve yanıltıcı belirtilerle ortaya çıkabileceğini söyledi. Dr. Guttman’a göre kalp rahatsızlıklarının en yaygın belirtisi, göğüste baskı, sıkışma veya ağırlık hissi. Bu durum zaman zaman mide ekşimesi veya hazımsızlıkla karıştırılabiliyor. Ağrı yalnızca göğüste değil; kollara, boyuna, çeneye veya sırta da yayılabiliyor. Uzman, bunun anjina olabileceğini belirtiyor. Anjina doğrudan kalp krizi anlamına gelmese de tedavi edilmezse kalp krizi riskini artırıyor. Egzersiz sonrası hafif nefes darlığının normal olduğunu söyleyen Guttman, rutin aktivitelerde dahi nefes almakta zorlanmanın ciddi bir uyarı olabileceğini vurguladı. Merdiven çıkmak, çamaşır taşımak veya ayakkabı bağlamak gibi basit eylemler sırasında nefessiz kalınması, kalbin kanı yeterince pompalayamadığına işaret ediyor. Bu durum, kalp yetmezliğiyle bağlantılı olabiliyor. Uzman, kalp kaynaklı yorgunluğun günlük yorgunluktan farklı olduğunu belirterek, “Kalbe bağlı yorgunluk kalıcıdır, aşırıdır ve dinlenmekle geçmez” dedi. Basit ev işlerinden sonra bitkinlik, market alışverişinde zorlanma ya da konsantrasyon güçlüğü bu belirtiler arasında. Özellikle kadınlarda olağandışı yorgunluk, göğüs ağrısı gibi klasik semptomlar olmadan da görülebiliyor. Göğüste çırpınma veya sıçrama hissi, istirahat halindeyken bile aniden hızlanan kalp atışları dikkatle izlenmesi gereken belirtiler arasında. Dr. Guttman, bunun aritmilerin işareti olabileceğini ve tedavi edilmediği takdirde felç veya kalp yetmezliği riskini artırabileceğini ifade etti.Uzmanlar, bu belirtilerin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgularken, düzenli kontrollerin ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarının kalp sağlığını korumada kritik rol oynadığını belirtiyor. İngiltere’de son yıllarda kalp hastalıklarına bağlı ölümlerde endişe verici bir artış yaşanıyor. Resmi verilere göre, 2019–2023 yılları arasında kalp kaynaklı ölümler yüzde 18 artarak 21 bin 975’e yükseldi. İngiliz Kalp Vakfı (BHF), 2020’den bu yana kalp yetmezliği teşhislerinde yüzde 21’lik bir artış olduğunu açıkladı.Uzmanlar, bu yükselişin pandemi, sağlık sistemindeki yük ve nüfusun yaşam tarzındaki olumsuz değişimlerle bağlantılı olabileceğini belirtiyor.

Bilim insanlarına göre 10 süper besin: Uzum yaşamın sırrı onlarda

Bilim insanlarına göre 10 süper besin: Uzum yaşamın sırrı onlarda

Sağlıklı yaşam ve uzun ömür, sadece yılları uzatmak değil, yaşam kalitesini de artırmak anlamına geliyor. Uzmanlara göre bunun en önemli yollarından biri doğru beslenme alışkanlıklarından geçiyor. Dünya genelinde “Mavi Bölgeler” olarak bilinen ve 100 yaşın üzerinde birçok insanın yaşadığı bölgeler üzerine yapılan araştırmalar, bazı gıdaların ömrü uzatmada ve sağlığı korumada kritik rol oynadığını ortaya koyuyor. Bu besinler; kalp ve beyin sağlığını destekliyor, bağışıklığı güçlendiriyor, kronik hastalık riskini azaltıyor. Ancak uzmanlar, bu yiyeceklerin tek başına “mucize” yaratmadığının da altını çiziyor. Düzenli tüketim, egzersiz, yeterli uyku ve işlenmiş gıdalardan uzak durmak da sağlıklı yaşamın olmazsa olmazları arasında. Bilim insanlarının “süper besinler” olarak tanımladığı 10 gıda öne çıkıyor:Yapraklı yeşillikler: Vitamin ve antioksidan açısından zengin. İltihabı azaltıyor, damar ve göz sağlığını koruyor.Kırmızı meyveler: Beyni destekliyor, oksidatif stresi azaltıyor.Kuruyemiş ve tohumlar: Kalbi koruyan sağlıklı yağlar ve mineraller içeriyor. Yağlı balıklar: Omega-3 yağ asitleri sayesinde kalp ve beyin fonksiyonlarına destek oluyor.Zeytinyağı: Akdeniz diyetinin temel taşlarından; kalp ve damar sağlığını güçlendiriyor.Tam tahıllar: Lif ve B vitamini deposu; bağırsak sağlığını destekliyor, diyabet riskini azaltıyor.Baklagiller: Protein ve lif açısından güçlü, kan şekerini dengeliyor. Yeşil çay: Antioksidan kateşinler içeriyor; kalp ve beyin sağlığına katkı sağlıyor.Fermente gıdalar: Probiyotikler sayesinde bağışıklık ve sindirimi destekliyor.Baharatlar: Zerdeçal, zencefil ve sarımsak gibi türler, iltihap önleyici ve bağışıklık güçlendirici özellikler taşıyor. Uzmanlar, bu besinlerin düzenli ve dengeli şekilde tüketilmesiyle hem yaşam süresinin hem de yaşam kalitesinin artırılabileceğini vurguluyor.Bu makale sadece genel bilgi verme amacıyla yazılmıştır ve doktor tavsiyesi olarak ele alınmaması gerekir. Makalenin içeriğinden yola çıkarak okurun kendi başına koyduğu teşhislerden ntv.com.tr sorumlu değildir. Sağlığınızla ilgili herhangi bir endişeniz varsa doktorunuza danışın.

Diyabette ayaklara dikkat!

Diyabette ayaklara dikkat!

Şeker hastalığının gizli tehlikesi ayaklarda saklı olabilir. Medipol Sağlık Grubu’ndan Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Köksal, yanlış tırnak kesiminin ve gözden kaçan küçük yaraların, diyabet hastalarında ayağın kaybına kadar gidebilecek ciddi sorunlara yol açabileceğini belirtiyor.

Tabip odası: Hekimlere baskı yapılıyor

Tabip odası: Hekimlere baskı yapılıyor

Abidin YAĞMUR Mersin Toros Devlet Hastanesi’nde taşeron olarak çalışırken zaman içinde yönetici pozisyonuna gelen görevli bir personelin aynı hastanede çalışan 2 radyoloji hekimini koridorda onlarca kişinin önünde azarlayıp hakaret ettiği öne sürüldü. Bir hastanın muayene sırası nedeniyle hekimlerle tartıştığı ileri sürülen personelin, hekimleri “sizi sürdürürüm” diye tehdit de ettiği de iddia edildi. Hakarete uğrayan hekimler, mobbing, baskı ve hakaret iddialarını hem Sağlık Müdürlüğüne hem de Mersin Tabip Odasına ulaştırdı. Mersin Tabip Odası konuyla ilgili incelemesinin ardından bir açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: Mersin Tabip Odası’ndan yapılan açıklamada, “Sağlık kurumlarında giderek yaygınlaşan liyakatsiz yapılanmalar, hekimlerin emeğine, bilime ve halka hizmet anlayışına gölge düşürmektedir. Siyasi bağlantılarla kadrolaşan bazı personelin hekimlere baskı kurmaya çalışması ‘ters mobbing’ oluşturmakta bu durum çalışma barışını bozmakta; halkın sağlık hakkını doğrudan tehdit etmektedir. Bizim yolumuz demokrasinin, bilimin, emeğin ve liyakatin hâkim olduğu bir sağlık sistemidir. Hekimlerin mesleki bağımsızlığına yönelen her türlü saldırı bu değerlere yönelmiş demektir. Meslektaşlarımıza yapılan saldırı, tüm hekimlere ve toplumun sağlık hakkına yapılmış bir saldırıdır. Buradan açıkça söylüyoruz: Hekimlere hakaret edenler, mobbing uygulayanlar, siyasi gücün arkasına sığınarak baskı kurmaya çalışanlar karşılarında Mersin Tabip Odası’nı ve hekimleri bulacaktır. Yetkilileri uyarıyoruz: Bu saldırılar cezasız kalmamalı, sorumlular hakkında derhal idari ve hukuki işlem başlatılmalıdır. Tüm sağlık emekçilerini ve halkımızı, hekimlerin onurlu mücadelesine sahip çıkmaya çağırıyoruz. Hekimler susturulamaz" denildi.