Beton mikserinin çarptığı sağlık çalışanı 7 günlük yaşam savaşını kaybetti
Beton mikserinin çarptığı sağlık çalışanı 7 günlük yaşam savaşını kaybetti
Beton mikserinin çarptığı sağlık çalışanı 7 günlük yaşam savaşını kaybetti
İzmir'de zehir tacirlerine operasyon: 894 hap ele geçirildi
BAİBÜ'nün yeni rektörü Prof. Dr. Faruk Yiğit görevine başladı
İzmir’in Dikili ilçesinde 22 Temmuz sabahı yürüyüşe çıktıktan sonra kaybolan 85 yaşındaki Memet Ayrıldı’dan aylardır haber alınamıyor. Jandarma ve gönüllü ekiplerin yürüttüğü aramalardan sonuç çıkmazken, aile sokak sokak afiş asarak iz sürüyor. Oğulları, babalarının ölü ya da diri bulunmasını isteyerek yetkililere çağrıda bulunuyor.
'Güllü' olarak tanınan şarkıcı Gül Tut, 26 Eylül'de, Çınarcık ilçesi Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi'ndeki 6 katlı binadaki evinin penceresinden düşerek öldü. Olaya ilişkin Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, otopsisi yapılan Güllü, İstanbul'da toprağa verildi. Teknik ve fiziki takip sonrası, daha önce alınan 3 ifadesinde farklı konuşan şarkıcının kızı Tuğyan Ülkem Gülter ile arkadaşı Sultan Nur Ulu, bavullarla kaçak yollardan Gürcistan veya Fransa'ya gitmek isterken, İstanbul'da polis tarafından yakalanıp gözaltına alındı. Yalova Emniyet Müdürlüğü'ne getirilip çapraz sorguya alınan şüphelilerin ifadeleri ile teknik ve fiziki takiple elde edilen bulgular sonucu şüphelilerin İstanbul'da kaldıkları evin sahibi T.Y. ve Sultan Nur Ulu'nun babası A.U. ile şüphelileri olay sonrası Yalova'dan İstanbul'a götüren 1 kişi gözaltına alındı. Bu kapsamda gözaltına alınan 17 yaşındaki kişi ise ifadesinin ardından serbest bırakıldı. DÜN AKŞAM ADLİYEYE ÇIKARILDILAR Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 'Gizlilik' kararı aldığı soruşturma kapsamında ifade veren şüpheliler, Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildi. Polis, ilk olarak Tuğyan Ülkem Gülter'i geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye getirdi. Gülter, görüntü ve fotoğrafını çeken basın mensuplarının sorularına, "Ben suçsuzum, gerçekler ortaya çıkacak" diye cevap verdi. Gülter'den daha sonra adliyeye getirilen ve olay sırasında evde olan arkadaşı Sultan Nur Ulu da Yalova Cumhuriyet Başsavcısı Duygu Bayar Öksüz ve 2 savcı tarafından sorgulandı. Fitili ateşleyen Sercan Yaşar mı? Savcılıkta verdiği ifadesinde olay gününü anlatan Tuğyan Ülkem Gülter, "Sultan'la beraber Çınarcık'taki eve gittiğimizde annem Güllü evdeydi. Odada oturup muhabbet ettikten sonra annem duşa girdi. Biz de Sultan'la yemek siparişi verip yemek yedik. Daha sonra beraber filim izlemeye karar verdik. Film izleyeceğimiz için annem kendisine meze hazırladı ve şarap aldı. Daha önce alkol kullanırdı ama şarap içmeye yeni başlamıştı. Annem yaklaşık 3,5 şişe şarap içti. Film izlediğimiz sırada ben bir ara odama geçip eski nişanlım olan Kervan'la yaklaşık 20 dakika görüntülü konuştum. Geri salona geldiğimde Sultan'la annem film izlemeye devam ediyorlardı. Ben içeri geldikten bir süre sonra filmi kapattık. Daha sonra müzik açtık. Üçümüz beraber müzik eşliğinde eğlendik. Daha sonra Sultan'la ben odaya geçtik. Ben odada Kervan ve Çiğdem abla ile görüntülü konuştum. Sultan benim yanımda oturuyordu. Ben bir iki defa salona gidip geldim. Odada olduğum süreçte Kervan'la konuşurken aramızda yüzük muhabbeti geçmişti. Ben yüzüğü atacağım tarzında konuşmuştum ve benim hamile olma ihtimalim vardı. Ancak bunu annem bilmiyordu. Sultan'la konuştuğumuz sırada annemin öğrenme ihtimaline karşı Sultan'a 'Hamileliğim için düştü derim ya da aldırırım' demiştim. Bu sırada salondaki televizyonda Sultan'ın telefonuna bağlı bir şekilde müzik çalıyordu. Biz odadaydık. Emin olmamakla birlikte kapının kapalı olduğunu hatırlıyorum. Sultan'la beraber benim telefonumdan odada müzik açtık. Sultan'a 'Malkata' şarkısını açmasını istedim. Sultan, Malkata şarkısını benim telefonundan açmıştı. Biz Sultan'la Malkata oynarken annem içeri geldi. Sultan'ın elinden tutup malkata oynatmaya çalıştı. Sultan bilmediğini söyledi. Üçümüz odada dans etmeye başladık. Biz kapı ile gardırobumun arasında dans ediyorduk. Annemle biz birbirimizi mıncıklardık. Bana söylendiği gibi 'Bırak beni bırak' gibi bir şey söylenmişse buna istinaden söylenmiştir. Sonrasında annem müziğin sesini açmamızı istedi. Sultan gardırobumun önünde yüzüne bakıyordu. Yüzünde dikiş izi vardı. Sultan dikiş izine sürekli bakar, ben de o sırada Sultan'ın yanında oynuyordum. Daha sonra ben çok yüksek bir şekilde 'güm' diye bir ses duydum. Camın olduğu tarafa baktığımda annemi görmeyince 'koş' diye bağırarak aşağıya indim. Yukarıda odadayken güm diye ses duyduktan sonra ben annemi görmedim. Nasıl düştüğünü de bilmiyorum. Direkt aşağıya koştum. Koşarken Çiğdem ablanın kapısını çaldım. Aşağıya indikten sonra olanları hatırlamıyorum. Daha sonra çevremden bana anlatılanlar oldu, ancak ben hiç birini hatırlamıyorum" dediği öğrenildi. 'TUĞYAN GÜL ANNEYİ İTTİ' Alıntı Metni Güllü'nün son doğum gününde dileği yürek burktu 'ALEYHİME VERDİĞİ İFADEYİ KABUL ETMİYORUM' Alıntı Metni 'ANNEME SİNİRLİ OLDUĞUM DÖNEMDE O MESAJLARI ATTIM' Tuğyan Ülkem Gülter, annesini öldürmek istediğine ilişkin ortaya çıkan mesajlarıyla ilgili olarak, "Aynı yerde oturduğumuzdan dolayı tanıdığım Hülya ve Bircan abla tam hatırlamamakla birlikte cenaze günü ve ertesi günü Sultan'ı korkutmuşlar. 'Başınız belaya girecek, Tuğyan uyuşturucu kullanıyor, senin üstüne iftira atar' şeklinde söylemişler. Bunları bana Sultan çok sonra anlattı. Sultan'ın aleyhime vermiş olduğu ifadelerin bundan dolayı kaynaklandığını düşünüyorum. Çünkü aramızda herhangi bir husumet yoktur. Hatta bu süreçte bana en çok Sultan destek olmuştur. Benim annemle aramda uyuşturucudan, paradan, eski nişanlım Kervan'dan kaynaklı ya da herhangi bir sebepten kaynaklı bir sıkıntı yoktu. Benim, 'Annemi öldürmek istiyorum' şeklindeki mesajlarım hatırladığım kadarıyla haziran ayında Bircan ablaya attığım mesajlardır. Ancak annemle o zaman kavga etmiştik ve ben 21 gün kadar eve gitmemiştim. Anneme çok sinirli olduğum bir dönemde yazdığım bir mesajdı. Daha sonrasında kardeşim Tuğberk, annem ile beni barıştırmıştı" ifadelerini kullandı. 'İSTANBUL'A YURT DIŞINA KAÇMAK İÇİN GİTMEDİK' Yöneltilen bir başka soru üzerine, yurt dışına kaçmak üzere İstanbul'a gitmediklerini belirten Gülter, "İstanbul'da olduğumuz bir zaman Serhat C., bizi dışarı davet etmişti. Biz o sırada Tuğba ablanın evindeydik. Serhat davet edince Sultan, ben, Serhat C. ve Gökhan C. dışarı çıktık. Ancak Serhat bizim yüzlerimizin tanındık olduğunu söyleyerek bizi kimlik vermeyeceğimizi söylediği bir aparta götürdü. Serhat bize 'Sizinle bir şey konuşacağım' diyerek telefonlarımızı aldı ve gardırobun üstüne koydurttu. Daha sonra Sultan ve bana 'Yurt dışına gidin, siz bir şey yapmamış olsanız da toplum baskısından dolayı sizi tutuklarlar' tarzında konuştu. Bunları söylerken sürekli gözümüzü korkutuyordu. Daha sonra biz telefonlarımızı geri aldığımızda Sultan'ın abisi Yusuf'la konuştu. Bu sırada Sultan abisi Yusuf'a, Serhat'ın söylediklerinden bahsederken Serhat bunları ses kaydına almış. Ses kaydına aldığı şey sadece Yusuf ile olan konuşmayı ve daha sonra benim Seyhan S. ile olan konuşmamı kayda almış. Benim herhangi bir şeyden korkum yok. Zaten yurt dışına çıkma yasağım da yoktu. Benim küçük bir çocuğum var. Ben onu bırakıp bir yere zaten gitmezdim. Bu konuşmalar sadece Serhat'ın bize açtığı muhabbetten kaynaklanmıştı. Ben Çınarcık'ta olan evde kaldığım süre boyunca sürekli rahatsız edildim. Bu yüzden Gökhan C.'nin evinde kalmaya başlamıştım. Gökhan C.'nin evinde kalmaya 3 valiz ile gitmiştim. Gökhan Yalova'da Çınarcık'ta kalıyordu. Tuğba abla ile eşi Serhat abi beni almaya geleceklerdi. Onların olduğu Büyükçekmece'ye gidecektik. Yaklaşık 1,5 hafta Tuğba ablaların evinde kalmıştım. Daha sonra Çınarcık'ta emlakçı Arif abiden bir ev tutmuştum. Gözaltına alındığımız gün Büyükçekmece'ye valizlerimi alıp kiralayacağım eve götürmek için gitmiştim. İstanbul Büyükçekmece'ye gitmemizle yurt dışına kaçmamız arasında herhangi bir bağlantı yoktur. O sebeple gitmemiştik. Benim annemi öldürmek için herhangi bir sebebim yoktur. Ne annem bana ne de ben ona husumet beslemiyordum. Kendimden emin olduğum için kaçma gibi bir durumum söz konusu dahi değildir. Şüpheli Sultan'ın annemin ölüm olayına ilişkin vermiş olduğu ifade kabul edilemez" dediği öğrenildi. 'BİLİRKİŞİ RAPORUNU KABUL ETMİYORUM' Bilirkişi raporuna ilişkin de Gülter, "Ölümü her ne kadar bilirkişi raporunda düşme olayının dış kuvvet ve temas varlığı ile olduğu söylenmiş olsa da ben bunu kesinlikle kabul etmiyorum. Eğer annemi itmiş olsaydım ses kayıtlarındaki 'görüşürüz' ifadesi yerine annemin bağırma ya da yardım isteme sesi gerekirdi. Kaldı ki 'görüşürüz' kelimesini ben söylemedim. Kesinlikle kabul etmiyorum. Annemi ben kesinlikle öldürmedim. Ben masumum. Eğer mahkemeniz aksi kanaate ise hakkımda yurt dışı yasağı ve gerekli bütün adli kontrol tedbirlerini uygulayabilirsiniz. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmayı talep ediyorum" dedi. Şarkıcı Güllü'nün ölümüne ilişkin soruşturma kapsamında 'Kasten öldürme' suçlamasıyla gözaltına alınan ve dün adliyeye sevk edilen şüphelilerden kızı Tuğyan Ülkem Gülter tutuklama, Sultan Nur Ulu ise yurt dışı çıkış yasağı talebiyle nöbetçi hakimliğe sevk edildi. Sultan Nur Ulu'nun babası A.U., evlerinde kaldıkları T.Y. ve şoför olarak bilinen şüpheli ise savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Nöbetçi hakimliğe sevk edilen Sultan Nur Ulu, adli kontrol şartıyla serbest bırakılıp, polis eşliğinde evine götürüldü. 'Kasten öldürme' suçundan gözaltına alınan Tuğyan Ülkem Gülter ise çıkarıldığı nöbetçi mahkemede tutuklandı. Mesleğinden vazgeçti, üretimine başladı! Gramı 700 liradan satılıyor: Risklerle karşı karşıyasınız AVUKATLARI DAVADAN ÇEKİLDİ Güllü'nün aile avukatlığını yapan Rahmi Çelik, adliye önünde yaptığı açıklamada beraberindeki avukatlarla dosyadan çekildiklerini belirterek, "Malumunuz üzerine avukat Rahmi Çelik, avukat Mert Erdoğan, Muharrem Çetin, Hakan Sezar, Aycan Hanım hepimiz rahmetli Gül Hanım'ın vekilliğini üstleniyorduk hayattayken. Rahmetli vefat ettikten sonra rahmetlinin çocuklarına sahip çıkmak gerekti ve bir de onun talebi üzerine de çocuklara sahip çıkmak adına bu dosyada vekillik görevine başladık. Fakat hem Tuğberk'ten hem de Tuğyan'dan çok özel bir ricamız ve talebimiz oldu. Dosyada en ufak bir şüphe sezdiğimiz anda vekillik görevimizi sürdürmeyeceğiz. Hem Tuğberk, hem de Tuğyan yönünden biz bunun sözünü aldık. Şimdi gelinen noktada yine biliyorsunuz ki bu zamana kadar hep mağdur sıfatıyla ifadeleri alındı. Fakat geçtiğimiz 3 gündür Tuğyan yönünden şüpheli sıfatıyla artık ifadeler alınmaya başlandı. Dosyada şüpheli sıfatı kazandı, hal böyleyken rahmetli Gül Hanım'ın da manevi mirasını korumak adına hem Tuğberk'ten hem de Tuyan'dan da aldığımız onay üzerine Tuğyan hanım yönünden çekilme kararı aldık. Fakat bu Tuğyan'ın suçlu olduğu anlamına gelmesin ve masum olduğu anlamına da gelmesin" dedi. Gazetecilere açıklama yapan avukat Aycan Sevsay ise sorgulamanın seyrinin değişmesinden dolayı davadan geri çekilme kararı aldıklarını ifade etti.
İran, ülkenin güneyindeki Umman Denizi açıklarında akaryakıt kaçakçılığına yönelik operasyon düzenlendi. Hürmüzgan Eyaleti Yargı Başkanı Mücteba Kahramani yaptığı açıklamada, Umman Denizi açıklarında yürütülen çalışmalar kapsamında İran’ın egemenliği altındaki sularda, Hürmüzgan eyaletine bağlı Cask ilçesinin batı açıklarında yabancı bandıralı bir petrol tankerinin durdurulduğunu söyledi. '6 MİLYON LİTRE KAÇAK YAKIT TAŞIYORDU' Kahramani, "Yapılan kontrollerde çok sayıda denizcilik ihlali ve yük belgelerinde eksiklikler tespit edilmesi üzerine 6 milyon litre kaçak akaryakıt taşıdığı belirlenen petrol tankerine el konuldu" dedi. Operasyon kapsamında mürettebatın gözaltına alındığını belirten Kahramani, "Aralarında kaptan ve mürettebatın da bulunduğu Hindistan, Sri Lanka ve Bangladeş uyruklu 18 kişi gözaltına alındı. Soruşturmanın tamamlanması amacıyla uygun adli kontrol kararları verilerek yasal süreç başlatıldı" ifadelerini kullandı. 'CİDDİ İHLALLERDE BULUNDULAR' Tankerle ilgili tespit edilen ihlallere de değinen Kahramani, geminin organize kaçakçılığın yanı sıra dur ihtarına uymama ve kaçma girişimi, radarın kapatılması, denizcilik ve yük belgelerinin bulunmaması ile el koyma sırasında gemi ekipmanlarının kasten tahrip edilmesi gibi ciddi ihlallerde bulunduğunu söyledi. Kahramani ayrıca olayla ilgili adli sürecin başlatıldığını belirterek, "Kolluk kuvvetlerinin raporu doğrultusunda Cask Savcılığı nezdinde dosya açılmış olup, yargı süreci devam etmektedir" şeklinde konuştu. Netanyahu'nun gizli Türkiye planı ortaya çıktı! 'Kapalı kapılar ardında görüştü, Trump'tan tek isteği var' ‘Türkiye’den sağır edici mesaj’ diyerek duyurdular! Atina ve Tel Aviv’de TAYFUN alarmı: ‘Ölümcül füze sergilendi, istedikleri hedefi vurabilirler'
Rize ve Artvin'de kar etkili oldu
Suriye devriminde yeni kavşak: Fırsatlar ve kırılganlıklar “Suriye Devrimi, yalnızca bir ülkenin tarihsel kaderi hakkında değil; İslam dünyasında yeni bir siyasal ahlakın, yeni bir diriliş fikrinin ve yeni bir medeniyet tahayyülünün imkânları hakkında da güçlü ipuçları vermektedir.”
CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol: Elazığ Belediyesi’ndeki akaryakıt alımındaki usulsüzlük iddiaları tüm yönleriyle araştırılmalı
Yollar çoğalıyor önümde. Ne kadar kaçarsam kaçayım, yollar hep bana çıkıyor. Soğuk asfalt yollarda her adımda yalnızlığımı katmerliyorum. Cam mekânlı kahvelere sığınıyorum. Yüzlere bakıyorum; çoğu boş, bazıları ilk bakışta şiir gibi. Zamanın yükü tek tek beliriyor o yüzlerde. Belki de kalabalığın en güzel yanı, kimsenin seni fark etmemesidir. Duvarda asılı bir resim gibi sessizce duruyorsun.... Filiz Deniz: Düşlerim Anka Kuşu misali, külünden yeniden doğmayı bekliyor yazısı ilk önce Nupel üzerinde ortaya çıktı.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı paylaşımda AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta'ya yönelik sözlerini eleştirerek, özür dilenmesi gerektiğini söyledi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 12 Eylül askeri darbesinin ardından 45 yıl önce, 13 Aralık 1980’de idam edilen Erdal Eren'i sosyal medya hesabından andı.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun ilk toplantısını yapmasıyla birlikte gözler yıl sonuna çevrildi. 2026'da geçerli olacak yeni asgari ücret için değerlendirmelerde bulunan Sosyal Güvenlik Başuzmanı İsa Karakaş, zam oranının yüzde 25'in altına inmesinin mümkün olmadığını söyledi. Karakaş'a göre siyasi ve ekonomik dengeler daha düşük bir artışa kapıyı kapatıyor.
New York Times (NYT) gazetesi, ABD tarafından Venezuela açıklarında el konulan petrol tankerinin, Caracas hükümetinin Küba'yı destekleme çabalarının bir parçası olduğunu iddia etti.
Sinema dünyasından şaşırtan bir haber geldi. Özellikle Quentin Tarantino'nun Pulp Fiction (Ucuz Roman) filmindeki performansıyla hafızalara kazınan Peter Greene evinde ölü bulundu.
Almanya'dan Türkiye'ye gelen Böcek Ailesi'nin ölümüne neden olan tarım ilaçlarına ilişkin düzenleme yapıldı. Tarım ilaçları artık reçeteli satılacak.