İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı Kışa Hazır

İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı Kışa Hazır

Savunma Sanayii Başkanlığı iştiraki İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı Meydan Otoritesi HEAŞ, kış şartlarında uçuş emniyetini kesintisiz sağlamak amacıyla yaklaşan kış sezonu öncesinde, kar ve buzla mücadeleye yönelik saha eğitimleri ile uygulamalı tatbikatlarını tamamladı. HEAŞ koordinasyonunda yürütülen bu çalışmalarla, olumsuz hava koşullarında havalimanı operasyonlarının emniyetli ve sürdürülebilir şekilde devam etmesi hedefleniyor. Kış dönemi boyunca yürütülecek... İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı Kışa Hazır yazısı ilk önce HavaHaber üzerinde ortaya çıktı.

Ankara'nın göbeğinde SGK'lı fuhuş çarkı

Ankara'nın göbeğinde SGK'lı fuhuş çarkı

Ankara’da yürütülen soruşturma kapsamında, night club ve telebar adı altında fuhuşa aracılık eden 11 işletmeye operasyon düzenlendi. Yapılan operasyonda 81 şüpheli gözaltına alınırken 60 kişide tutuklandı. Yapılan operasyonda fuhuşa zorlanan kadınların SGK'lı olarak çalıştırıldıkları ortaya çıktı.

Avustralya Başbakanı, Suriyeli Ahmed'i tedavi gördüğü hastanede ziyaret etti

Avustralya Başbakanı, Suriyeli Ahmed'i tedavi gördüğü hastanede ziyaret etti

Avustralya polisi, New South Wales (NSW) eyaletine bağlı Sydney kentindeki plajda 15 kişinin hayatını kaybettiği silahlı saldırının, terör örgütü DEAŞ'tan 'etkilenerek düzenlendiğini' belirtti. Avustralya Federal Polisi (AFP) Komiseri Krissy Barrett, 14 Aralık'taki saldırıya ilişkin basına yaptığı açıklamada 50 yaşındaki şüphelinin vurularak öldürüldüğünü, 24 yaşındaki yaralı saldırganın da hastaneye kaldırıldığını bildirdi. Hastanede tedavi altındaki şüphelinin ciddi suçlamalarla karşı karşıya olacağını söyleyen Barrett, soruşturmanın erken aşamasında olduklarını ve süreci etkileyecek bilgileri paylaşamayacaklarını kaydetti. Barrett, 'terör örgütü DEAŞ'tan etkilenilerek' bu saldırının düzenlendiğini söyleyerek 'Bunlar, bir terör örgütünü benimseyenlerin eylemleridir, bir dini benimseyenlerin değil.' ifadesini kullandı. NSW Komiseri Mal Lanyon da yaptığı açıklamada şüphelilerin kasımda Filipinler'e gittiklerini, bu konunun araştırılacağını, soruşturma kapsamında 24 yaşındaki şüphelinin aracından 'el yapımı' terör örgütü DEAŞ flamalarının ele geçirildiğini aktardı. Avustralya Başbakanı Anthony Albanese ise yaptığı açıklamada saldırganlardan birinin elinden silahını alan ve aldığı yaralar nedeniyle tedavisi süren Suriyeli Ahmed el-Ahmed'i hastanede ziyaret ettiğini, aile üyeleriyle tanıştığını belirtti. Albanese, 'gerçek bir kahraman' diye nitelediği Ahmed'e 'birçok hayatı kurtardığı için teşekkür ettiğini' dile getirdi. Ahmed'in bir ameliyat daha geçireceğini söyleyen Albanese, 'Ahmed el-Ahmed, ülkemizin en iyisini temsil ediyor. Bu ülkenin bölünmesine izin vermeyeceğiz.' dedi. Albanese, ABD merkezli X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından Ahmed'i ziyareti sırasında çekilmiş videolu paylaşımında 'Tüm Avustralyalılar adına teşekkür ederim.' ifadesine yer verdi. - Avustralya'daki silahlı saldırı Avustralya'nın New South Wales eyaletine bağlı Sydney kentindeki Bondi Plajı'nda 14 Aralık'ta silahlı saldırı düzenlenmişti. Polis, 15 kişinin hayatını kaybettiği ve 42 kişinin yaralandığı silahlı saldırıda, saldırganların baba-oğul olduğunu açıklamıştı. Şüphelilerden birinin öldüğü, yaralı diğer şüphelinin gözaltına alındığı aktarılmıştı. Başbakan Anthony Albanese, saldırının Yahudi Avustralyalılara yönelik olduğunu belirtmişti. Ülkedeki Müslüman toplumun temsilcileri saldırıyı kınayarak, saldırıdan etkilenenler ve yakınlarıyla dayanışma içinde olduklarını ifade etmişti. Silahlı saldırıya cesurca müdahale ederek şüphelilerden birinin elinden silahını alan Ahmed el-Ahmed, Avustralya basınında gündem olmuştu. Ahmed, saldırı sırasında bir kolu ve bir elinden yaralanmış, hastaneye kaldırılarak tedavi altına alınmıştı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da saldırıdan birkaç saat sonra yaptığı açıklamada, olay anına ait bir kahramanlık videosu izlediğini söylemişti.

Amazon ihracatında çarpıcı MASAK engeli: Jeff Bezos’un pasaportu istendi

Amazon ihracatında çarpıcı MASAK engeli: Jeff Bezos’un pasaportu istendi

İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı Ercan Özboyacı, Türk ihracatçılarının Amazon ile ticaretinde MASAK engeline takıldığını açıkladı. Özboyacı, Jeff Bezos’un ıslak imzalı pasaportunun istendiğini belirterek, bürokratik zorlukların ihracatı durma noktasına getirdiğini söyledi. Ayrıca yurt içi alışverişlerdeki kimlik bildirimi zorunluluğu sektörün kanayan yarası olarak öne çıkıyor.

TBMM Başkanı Kurtulmuş: Bu dönemi iyi anlamak ve tedbirler almak zorundayız

TBMM Başkanı Kurtulmuş: Bu dönemi iyi anlamak ve tedbirler almak zorundayız

İşteTBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un açıklamalarından öne çıkan satır başları; Dünyadaki düzeni tanımlamak bakımından farklı bir süreçten geçiyoruz. Süreçlerin eş zamanlı olarak ortaya çıktığı bir dönemdeyiz. Tek kutuplu dünya sisteminin sona ermesiyle birlikte çok kutupluluk, bütün unsurlarıyla gelişmeye başlıyor. Ancak bunun yanında hem küreselleşme hem de bölgeselleşme eğilimlerinin fevkalade ciddi bir şekilde eş zamanlı ve yan yana yürüdüğünü görüyoruz. Dünya mirası Troya, Roma'nın kalbi Kolezyum'da sergilenecek "BU DÖNEMİ İYİ ANLAMAK VE TEDBİRLER ALMAK ZORUNDAYIZ" Bütün bunların hepsinin, diplomaside de farklı alanlarda güçlü bir şekilde mücadele etmeyi gerektirdiği aşikârdır. Ayrıca yüksek teknolojilerin, tanımlandığının ve tahmin edildiğinin çok ötesinde büyük bir hızla gelişmesi; sadece teknoloji ve ekonomi alanlarını değil, aynı zamanda toplumsal hayattan uluslararası alana, uluslararası ilişkilere kadar birçok alanı birebir etkilemektedir. Teknoloji; uzay teknolojilerinden mikro teknolojilere, yapay zekâdan uydu teknolojilerine kadar çok farklı alanlarda hepimizi, gündelik hayatımızı ve ilişkilerimizi etkilemektedir. Aynı şekilde iklim değişikliği, artık alınması gereken bir tedbirler manzumesi olmanın çok ötesinde, devletler ve kıtalar arasındaki ilişkileri de etkileyen bir siyaset alanı hâline gelmektedir. Yine iklim değişikliğine bağlı olarak kuraklığın da, özellikle dünyanın bazı bölgelerinde Afrika gibi fevkalade önemli yeni bir uluslararası sorun hâline geldiği aşikârdır. Buna bağlı olarak gıda güvenliğinin ve ayrıca son dönemlerde artarak gelişen bir süreç olarak enerji hatları ve ulaştırma hatları üzerindeki bağlantısallık meselesinin de hem yeni gerilimlerin hem de yeni anlaşmaların merkezine oturduğu açıktır. Dolayısıyla bütün bunları hepimiz çok yakinen biliyor ve takip ediyoruz. "YENİ BİR EŞİKTE OLDUĞUMUZ AŞİKAR" Düne göre alışık olmadığımız yeni durumların, yeni çelişkilerin, yeni çatışmaların ve yeni gerilimlerin olduğu; ancak aynı zamanda yeni fırsatların da ortaya çıktığı bir dönemden geçiyoruz. Biz insanoğlu olarak yaşadığımız dönemi adlandırmayı, tanımlamayı severiz. Uzay çağı, sanayi toplumu gibi tanımlarla geçmiş dönemlerde yaşanan gelişmeleri ifade ettik. Herhâlde bu dönemi tanımlamak gerekirse, yeni bir eşikte olduğumuz aşikârdır. Bu yeni eşik, yeni bir dünya düzeninin kurulmasına doğru mu gidiyor, gitmiyor mu bilmiyorum. Ancak bu yeni eşiği tanımlamak gerekirse, “yeni zamanların eşiği” olarak ifade edilebilir. Önümüze yeni, belirgin ve ilginç zamanların gelmekte olduğu, hatta geldiği aşikârdır. Dolayısıyla Türkiye olarak, bütün bu süreçlerde devasa ve geniş bir alana yayılmış gelişmeleri yakinen takip etmek ve buna göre hareket etmek mecburiyetimiz vardır. Çok şükür, Türk dış politikası olarak özellikle son yıllarda fevkalade etkin ve ciddi atılımlar içerisinde olduğumuzu hepimiz iftiharla izliyoruz. Türk dış politikası, öncelikle ilkeli ve kararlı bir şekilde yoluna devam etmektedir. Hele hele böyle bir dünyada, “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” anlayışıyla günü gün ederek dış politikayı kurmanın mümkün olmadığını çok iyi biliyor ve Türkiye olarak buna göre hareket ediyoruz. Müsaadenizle, hepimizin bildiği Türk dış politikasının bu dönemde, yeni zamanlar eşiğindeki özelliklerini sizlerle bir kere daha birlikte hatırlamak isterim. Her şeyden evvel Türkiye’nin dış politikası; barış, istikrar ve güven ekseninde bir dünyayı tasarlamak ve bunun nasıl mümkün olabileceğine ilişkin eldeki imkânları kullanmak için fevkalade güçlü bir anlayış içerisindedir. Bölgemizdeki sorunların tamamının çözülebilmesi için barış, istikrar ve güven perspektifini fevkalade güçlü bir şekilde koruyor, bunu çevremizdeki ülkelere de telkin ediyoruz. Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşta Türkiye’nin takındığı tutum, Kafkaslar’daki gerilimlerde ortaya koyduğu tavır, Gazze’de ateşkesin sağlanması ve İsrail’in saldırganlıklarının durdurulması konusunda sergilediği yaklaşım, tam da bu anlayıştan kaynaklanmaktadır. Son dakika... Dijital platform Gain'e operasyon! Detaylar ortaya çıktı