Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçeleri kabul edildi
Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçeleri kabul edildi
Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçeleri kabul edildi
Burdur’un Gölhisar ilçesi ile Denizli’nin Çameli ilçesi arasında bulunan Böğrüdelik Yaylası’na bir cismin düştüğü yönündeki ihbar üzerine başlatılan geniş çaplı arama–tarama faaliyetlerine ilişkin Burdur Valiliği yeni bir açıklama yayımladı
Kahramanmaraş’ta eski kız arkadaşını aracının içinde silahla vurarak öldüren şahıs, polis tarafından olayda kullandığı silahla birlikte yakalanarak gözaltına alındı.
BM Genel Kurulu'ndan katil İsrail'e insani yardım şartı BMGK, İsrail'in Gazze'ye insani yardımların ulaştırılmasına tam izin vermesini, BM operasyonlarını engellemeyi bırakmasını ve uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmesini talep eden karar tasarısını onayladı.
BM Genel Kurulu'ndan katil İsrail'e insani yardım şartı BMGK, İsrail'in Gazze'ye insani yardımların ulaştırılmasına tam izin vermesini, BM operasyonlarını engellemeyi bırakmasını ve uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmesini talep eden karar tasarısını onayladı.
Bakan Bolat, ABD Ticaret Bakanı Lutnick ile bir araya geldi
Oğuz Atay'ın Ölüm Yıldönümü 13 Aralık 2025
New York Times, Science dergisindeki son araştırmaya dayanarak Marmara’daki depremlerin İstanbul’a doğru ilerlediğini yazdı. Uzmanlar, kentin 7 ve üzeri bir deprem için “hedef tahtasında” olduğunu vurguladı.
CHP’nin tutuklu cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu 402 kişi hakkında açılan yolsuzluk davasında ilk duruşma tarihi 9 Mart olarak belirlendi. İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi, daha önce 3 bin 800 sayfalık iddianameyi kabul ederek süreci başlatmıştı. Böylece İmamoğlu’nun 23 Mart’ta tutuklanıp Silivri’ye gönderilmesinden yaklaşık bir yıl sonra sanıklar ilk kez mahkeme önüne çıkacak. Mahkeme tarafından hazırlanan hedef süre formunda, davanın en geç 4 bin 600 günde tamamlanmasının öngörüldüğü, ancak taraflara bağlı nedenlerle bu sürenin daha da uzayabileceği ifade edildi. Bu süre yaklaşık 12 yıl 6 aya denk geliyor.Eski AKP Milletvekili Şamil Tayyar ise konuya açıklık getiren bir paylaşım yaptı.
Sanata dair yazılarıyla tanıdığımız yazarımız Fide Lal Durak, eserleriyle İzmir'de ilk kişisel sergisini açtı. Durak'la "Araf" adlı sergisini konuşma fırsatınız yakaladık. "Araf" cennetle cehennem, iyiyle kötü, hareketle hareketsizlik arasında kalmak gibi anlamlar içeren, çelişkilerle dolu bir kavram. Senin anlatmak istediğin "Araf" hangi çelişkileri konu alıyor? Araf ile kurduğum analojiyi, cennetin de cehennemin de bu dünyada olduğu gerçeğiyle, Dante’den yola çıkarak yapıyorum. Bugünün gündelik hayatında topluma baktığımda gördüğüm ruh hali beni bu benzetmeyi yapmaya itti. İnsanların kendilerini bir yere ait hissetmemeleri, ne tam orada ne burada olmaları, söylenmeleri, memnun olmamaları ama bir şeyi değiştirmek için harekete de geçmemeleri arada kalmış ve sıkışmışlık duygularıyla geçiyor bana. İnsanların askıda kaldığını düşünüyorum. İçinde yaşadığımız dönemi Araf’a benzetiyorum o yüzden. Günümüz insanı, ağırlaşan hayat koşullarında her gün daha fazla çalışmasına rağmen halen zor geçinebiliyor ve bu yüzden çok mutsuz. Bu mutsuzluk, çalışmadan arta kalan zamanlarda mutlak bir mutluluk arayışına, derinleşmeyen duygulara, meraklara, arzulara ya da giderek daha sığ ilişkilere sebep oluyor. Tabii ben burada ruh halimize dair bir genelleme yapıyorum ve biraz da yüzleşme ihtiyacımız olduğunu düşündüğüm için merceği buraya odaklayarak olduğundan büyük anlatıyorum. Yine de azımsanmayacak derecede gerçeklerden kaçma davranışı geliştirdiğimizi düşünüyorum. Yani bizi mutsuz eden şeylerin kök sebeplerinin farkındayız ama o gerçekle yüzleşip, mücadele etmek, değiştirmek istemiyoruz. Bu da çok arada bırakan bir hâl bana kalırsa. Modern dünyanın Araf’ında cennet diye bir şey olacaksa onu biz yaratacağız. Ama, Dante’nin Araf’ındaki gibi ruhlarımızın arınmasını bekleyemeyiz. Memnun olmadığımız şeylerle yüzleşirsek ve kendi cennetimizi kurma iradesi gösterirsek yapabiliriz. Bu isimle birlikte aslında izleyiciye kendisini sorgulaması için de bir davette bulunuyorum. Umarım sergi insanların “Araf”ta olup olmadığını düşünmesine alan açıyordur. Sergideki portre ya da figürlerin her gün karşılaşabileceğimiz sıradan insanları betimlediğini görüyoruz. Betimleyeceğin insanları neye göre ya da nasıl seçtin? Portrelerdeki figürler, hem kişisel gözlemlerden hem de kolektif bir ruh halinin yansımalarından oluşuyor. Gündelik hayatta karşılaştığım insanların hikâyeleri ve tavırları, toplumsal olarak paylaşılan duygularla birleşerek eserlerde yer buluyor. Sürekli fotoğraf çekiyorum. Toplu taşımada, sokakta yürürken, bir eylemde ya da etkinlikte insanların doğal hallerini yakalamaya çalışıyorum. Sonra o fotoğraflar sanatsal üretimlerim için referans oluyor. Böylece kendi yaşamımdaki etkileşim alanını da eserlere dahil etmiş oluyorum. Serginde "hepimizi gölgesiz bedenler arasında Araf'ta dolaşmaya, asılı kalan halimizle yüzleşmeye " davet ediyorsun. Peki sanatsal araçlarla tasarladığın Araf ve yüzleşme deneyimini sunuma hazırlarken bir sanatçı olarak sen de çelişkiler ve yüzleşmeler yaşadın mı? Bunlardan söz etmek ister misin? Tabii ki yaşadım. Herkesin hem bireysel hem de toplumdaki genel durumla ilgili yüzleşmesi gereken şeyler var bence. Sergiyi hazırlama sürecinde aile ve ev temasını da arka planda tartıştım. Bu yüzden iki tane aile temasını işleyen tül iş var. Sanırım bireysel anlamda yaşadığım yüzleşmeler bu alandaydı. Onun dışında insanlardan nefret etmeden mevcut durumumuzu eleştirmek de bence yüzleşilmesi gereken bir şey. Gündelik hayattan eserlere taşıdığım figürleri karamsar bir bakışla değil olabildiğince kendi gerçekliğinde ve pozitif ele almaya çalıştım. Örneğin renkler eğlenceli ve mutlu. Portrelerde biraz daha negatif diyebileceğimiz duygular var. Portrelerde Araf’ta olma duygusunu aradığım için kaçınılmaz olarak ifadesini sıkılmış ya da geçişken diyebileceğimiz bir alanda buldu. Malzeme olarak tülü kullanmanın belli bir nedeni var mı? Beni tülü kullanmaya iten şey, tül perdenin kullanımı oldu. Perdenin hem kapatmak, gizlemek hem de halen biraz görmek için kullanılması arada kalma halini iyi yansıtıyordu. Çelişkili bir malzeme olduğunu düşünüyorum, bu yüzden de etkisi yüksek. Tülün şeffaflığı ve katmanlı yapısı, portrelerin belirsizliğini ve geçiş halini iyi vurguluyor, diğer taraftan şekil vermesi de zor bir malzeme. Zor olanla uğraşmak da ayrıca keyifli. Portrelerde tülün etkisiyle oluşan şeffaf katmanlar, hem varlığı hem de yokluğu aynı anda hissettiren bir atmosfer yaratıyor. Dante’nin Araf’ında insanlar gölgesizdir, çünkü bedenleriyle değil sadece ruhlarıyla oradalardır. Biz tabii ki bedenlerimizle varız. Ancak gölgesiz olmak bir metafor olarak varlık-yokluk çelişkisini iyi vurguluyor. Sergide insan boyutlu tül figürler de var. Bunların arasında insanların dolaşabileceği şekilde sergileme yapıyorum. Tül figürlerin doğal olarak gölgeleri yok. Aralarında dolaşan insanların görüntüsü ve bir sanat imgesi olarak tül figürlerinki birbirine karışıyor. Bu sergileme biçimiyle "Gölgesiz bedenler" ya da “Araf” teması daha da güçleniyor; figürler, gerçeklik ile hayal arasındaki ince çizgide konumlanıyor. Sergi 17 Aralık’a kadar İzmir Kemeraltı’nda Monk Uniq Art Gallery’de ziyaret edilebilir.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü’ne (MGM) yeni hava durumu raporunu yayımladı. Rapora göre bugün 22 şehirde sağanak bekleniyor. 5 şehirde lapa lapa kar yağacak. İşte günü yağmurlu ve karlı geçirecek o iller...
Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler, Rusya'nın 210 milyar avroyu bulan varlıklarını süresiz dondurma kararı aldı.
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir bakanlık bürokratlarının, Kartalkaya yangın faciasının yaşandığı gün yapılan denetimde yetkililerin otel sahipleriyle "ziyafet sofrasında" ağırlandığını mahkeme tutanaklarıyla belgeledi.
New York Times’ın Science araştırmasına dayanan analizine göre, Marmara’daki sarsıntılar fayın “kilitli” bölümüne doğru kayıyor ve bu durum İstanbul için giderek büyüyen bir deprem riskine işaret ediyor.
Tokat’ın en büyük fabrikasının karşısındaki direniş çadırında 2 aydır Şık Makas işçileri. O işçilerden biri olan Güldane Çiftçier “Direniş çadırıyla özgüven kazandık. O çadır artık evimiz gibi, bizim kalemiz oldu” diyor.
Fenerbahçe Beko, EuroLeague'in 15. haftasında deplasmanda Fransa temsilcisi Monaco ile karşı karşıya geldi. Fenerbahçe Beko, rakibini 92-86'lık skorla mağlup ederek EuroLeague'deki 9. galibiyetini aldı.